Aliexpress'den hem iPhone hemde Android'de çalışabilecek bir kablosuz mikrofon seti buldum ve birkaç günlük denememe göre sağladığı ses kalitesi, fiyatına oranla gayet tatminkar. Bir dji kalitesinde değil tabii ama hiç kullanmadığımız senaryodan çok daha başarılı bir ses kayıt kalitesi sunuyor. Kutusu hem alıcıyı hemde 2 mikrofonu şarj edebilir formda. iPhone ve Android telefonlarda sıkıntısız çalıştı ama asıl ilginç olanı hiç umudum olmasa da DJI Action 2 ile de denedim. Tip c portundan bağlayınca otomatik olarak mikrofonu gördü ve sorunsuz bir şekilde kaydetti. DJI gibi illa kendi aparatlarını aldıran bir şirketle bile bir şekilde uyumlu olduğu için, amatör yayıncı/youtuber/vlogger arkadaşlara da önereyim dedim. Ben 18 Euro'ya almıştım ama zaman zaman 14 Euro seviyesine de düşüyor.

https://a.aliexpress.com/_EGFgeab

link calismazsa da : https://tr.aliexpress.com/item/1005005647558804.html (@orcun a tesekkürler)

BeğenFavori PaylaşYorum yap

Selamlar,

Elektronik alet fazlalığı sebebiyle

https://teknoseyir.com/inceleme/laptop-gibi-olup-laptop-olmayan-cihaz-eviciv-lapdock

linkte incelemesini paylaştığım lapdock u satmaya karar verdim. Aslında Almanya içinde ilan bıraktım ama Türkiye’den de belki almak isteyen olur diye Sahibinden’e de bir ilan koydum. Teknoseyir’den almak isteyen olursa indirim de yapabilirim.

https://www.sahibinden.com/ilan/ikinci-el-ve-sifir-alisveris-cep-telefonu-aksesuar-cokaz-kullanilmis-13.3-inch-eviciv-lapdock-1077156868/detay

Laptop Gibi Olup Laptop Olmayan Cihaz: EVICIV Lapdock

Herkese selamlar, Huawei P40 Pro telefonumu satin alip EUMI Desktop modunu da gordukten sonra, telefonun bu ozelligini acaba daha verimli kullanabilir miyim diye dusunmeye baslamistim. Bu donemde...
BeğenFavori PaylaşYorum yap

Mini Titreşimli Kumlama Makinesi (Tumbler Machine)

Youtube da yabancı kanalların yaptığını görünce deneyeyim dedim. Ufak paslı parçalar vardı elimde. Başta küçük bir örneğini yapıp denemek istedim. Güzelde oldu. Paslı vida (Şarjlı vidalama) uçları vardı. Paslarını temizledi 2 saatlik çalışma sonunda. Sessiz, zemine titreşim vermiyor Kum olarak akvaryumlarda, vazolarda kullanılan renkli, küçük taneli kumlardan kullandım, elimde bu vardı.

Usb den çalışıyor, kendi üzerinde açma kapama düğmesi var. Motorun ucuna eksantrik (merkezden kaçık) ağırlık bağlandı ve titreşim oluşturması sağlandı. Kutunun altındaki yaylar sayesinde zemine titreşim gitmiyor.
2 litrelik modelini yapmayı düşünüyorum 12-14 cm (120-140mm) fan ile. Kumlama olarak kedi kumu öneriliyor.

Çalışması(Gif 14,9mb);

#DIY #Doityourself #KendinYap #Tamirat #Akış

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 12 / 16

Aşırı gıcık bir olay var. Kardeşimin pc ssd li. Buna ek bir boş HDD(eski notebook hddsi yavaşlardan) taktım içine sadece gta 5 kurdum. C de kurulu olan(yani HDD ile bağlantısı bulunmayan) valorantı açarken filan bu hddye bi haller oluyor görev yönetisinde %100 e vuruyor gereksiz yavaşlatıyor pcyi. Sana ne oluyor senin üzerindeki herhangi birşeyi değiştirmiyoruz ki?Bu durumda kolayca devredışı bırakıp işimiz olunca tekrar kolayca aktif etmenin bir yolu yok mu bu HDD yi? başka çözüm bulamadım

BeğenFavori PaylaşYorum yap

sipariş verdim ama bakalım nasıl çıkacak.
#akış #retro #oyunkonsolu

Sup Taşınabilir Video Oyun Konsolu 3" 400 Oyunlu Mini Atari Fiyatı

Sup Taşınabilir Video Oyun Konsolu 3" 400 Oyunlu Mini Atari en iyi fiyatla Hepsiburada'dan satın alın! Şimdi indirimli fiyatla sipariş verin, ayağınıza gelsin!
BeğenFavori PaylaşYorum yap

Kablosuz Mouse için Kablosuz Şarj Adaptörü Yapımı

Merhaba arkadaşlar.

Günümüzde birçok marka kablosuz şarj olabilen fare modellerini piyasaya sürmeye başladı. Ancak bu modeller hem pahalı hem de bu modelleri şarj edebilecek mousepad modelleri çok pahalı.

Çoğu kablosuz fare kalem pille çalışıyor ben bunların çoğu dışarıdan şarj edilemiyor. Zaten 1 yılı aşan kullanım süreleri böyle bir şeye ihtiyaç bırakmıyor. Ancak Logitech G700S gibi kablosuz oyuncu farelerinde bu durum farklı. Şarjı 15-20 saat civarı dayanıyor ve bittiğinde kabloyu geri takıp şarj etmeniz gerekiyor. Bu da masanın üzerinde boşta duran bir kablonun sürekli beklemesi demek. Ayrıca kabloyu tak çıkar yapmak zahmetli ve zamanla porta zarar verebilir. Bu sorunu çözmek için manyetik usb kabloları kullanılabilir ama ben farklı bir yoldan gitmeyi tercih ettim.

Logitech G700S kullanıyorum. Teknoseyir'de Corsair MM1000 mousepad incelemesini gördüğümde çok beğenmiştim ancak bir mousepad'e 500 TL vermek hiç içime sinmeyecekti. Corsair MM1000 modelindeki kablosuz şarj özelliği olmayan cihazlara Micro USB üzerinden bu özelliği kazandıran bir aparat vardı. Bu aparatın benzerini yapabileceğimi düşündüm. Aparat şu şekilde:

Bunun için aşağıda resmi bulunan telefonlar için qi şarj özelliği kazandıran adaptörü satın aldım. 20 TL civarına bulunabiliyor.

Daha sonrasında bu adaptörün dış kaplamasını gereken yerlerde açtım ve içindeki bobin ve devreye ulaştım. Dekota adlı fazla sert olmayan, kolay kesilebilen bir malzemeden bu adaptörün yerleşeceği bir kasa hazırladım. Daha sonra Micro USB ucunu fareye takılabilecek şekilde bu aparatın uygun yerine kablo üstten gidecek şekilde japon yapıştırıcı ile yapıştırdım. Devre kartını üstte kalacak şekilde çift taraflı bantla aparata yapıştırdım. Bobini de aparatın karşı tarafından kablosundan kıvırarak alta geçirip çift taraflı bantla sabitledim:

İlk fotoğrafta aparatın arkasında devre kartı var. Buranın üzerindeki kaplamayı devreye zarar vermemek için çıkarmadım. İkinci fotoğrafta ise bobin kısmı görülüyor. Şarj mesafesini azaltmak için oradaki kaplamayı çıkardım. Hatta tam hatırlamasam da oradaki kaplama kalsaydı şarj olmayacaktı. Çünkü bu aparatın bir yüzündeki kağıt şeklinde bir kaplama bir yönden şarjı engelliyor ve sadece bir tarafı kablosuz şarj cihazına bakarken şarj edebiliyor.

Mouse üzerinde ise şu şekilde oldu:

Daha sonrasında daha düzgün durması ve kısa devre sorunu olmaması için aparatın etrafını siyah karbon folyoyla sardım.

Kablosuz şarj cihazı olarak ise hızlı şarj desteği olmayan ucuz bir model tercih ettim. Bu şarj cihazını söküp bobin kısmını mousepad'e çift taraflı bantla tutturdum.

Vee sonuç başarılı. 🙂

Sonuç başarılı ancak bir sorun yaşadım. İlk kez şarj adaptörüne güç geldiğinde sorunsuz şarj ediyordu. Ama şarj adaptöründe güç varken birkaç dakika şarjdan alıp kullandıktan sonra fareyi yerine geri koyduğumda şarj devam etmiyordu. Tekrar şarj aletine giden gücü kesip açmam gerekiyordu ki bu da fareye USB kabloyu takmaktan daha zahmetli.

Aldığım şarj adaptörünün böyle bir arızası olduğunda kanaat getirdim ve linkteki ürünü sipariş ettim: https://urun.n11.com/sarj-cihazi/kablosuz-sarj-ozellikli-deri-mouse-pad-P319069273

Ürün ilk geldiğinde aynı sorun var mı diye bir adaptörle denedim ve yukarıdaki sorun olmadı. Ancak sonradan yine aynı sorun olmaya başladı. Hatta burada da bu sorunu yazdım. Sonrasında fareyle işim bittikten sonra mousepad'den 30-40 cm uzaklaştırıp geri koyduğumda şarja devam ettiğini fark ettim ve böyle kullanmaya devam ettim. Ancak birkaç gün önce aynı sorun tekrar etti ve uzaklaştırmak da fayda etmedi. Daha önce hiç kullanmadığım bir şarj adaptörünü denemeye karar verdim. Birkaç gündür fareyi uzaklaştırmaya gerek kalmadan şarja devam ediyor. Herhangi bir problem yok.

Böylelikle yaklaşık 110-120 TL masrafla 500 TL'lik ürüne benzer bir ürünü elde etmiş oldum. En başta şu an kullandığım mousepadi alsam masraf 70-80 TL civarında kalacaktı. İleride uygun parçalar bulursam fareye takılan aparatı daha güzel hale getirebilirim.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
  • olasandra @olasandra

    Abi bunun powerbank ile telefon arasında ki versiyonu yap bir zahmet. çok gerekli dışarda powerbanke telefonu kabloyla bağlamak işkence gibi.

    • Yavuz @61yavuz1967

      @olasandra Ben kablosuz sarj özellikli power bank almıştım ama pek kullanışlı olmadı. Hızlı sarj etmediği için etkili olmadı telwfonu kullanırken sarj etmek. Birde edle iki telefon birden tutuyormuş derecede kalın. Biraz kadığında kablosuz sarj duruyor (benim telefonunarkası cam powerbankinde kaygan bşr zemini vardı) sonuç kullanamafım be sattım. Baseuses markaydı powerbank

  • Adem Çelik @adem-celik

    😀 konuyu takip ediyorum bunu cidden yapmaya deger mi gorecem

    • Hasan Yılmaz @coolnquiet

      Konuyu yazdıktan iki hafta önce bu işlemi yapmıştım hocam. 1 aylık kullanım sonucu değerlendirmem değdiği yönünde. Ama bu kullandığınız farenin şarjının ne kadar gittiğiyle de alakalı. Logitech G700S pil canavarı bir fare ve her gün şarj etmek gerekiyor. 1-2 hafta veya daha fazla şarjı dayanan farem olsaydı uğraşmazdım. 😀

THY'nin A330'u pisti rüzgardan dolayı pas geçmek zorunda kalıyor.
Artık nasıl bir rüzgar varsa rüzgarda inen uçakları seyretmek için sandalye falan dizmiş izliyorlar, spotterlara da gün doğmuş 🙂

https://youtu.be/t1R8dtCweV4

AIRBUS A380 CROSSWIND LANDING + 2 GO AROUNDS during a STORM at Amsterdam (4K)

Watching an Airbus A380 deal with crosswinds is always an incredible sight. Two planes were not able to land immediatly and had to try again after a go aroun...
BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 5 / 13

Yapay zeka ile ilgilenenlere, DeepLearningTürkiye grubu tarafından hazırlanmış Türkçe yapay zeka kaynakları listesi: https://github.com/deeplearningturkiye/turkce-yapay-zeka-kaynaklari

#YapayZeka #MakineÖğrenmesi #DeepLearning #ArtificialIntelligence

deeplearningturkiye/turkce-yapay-zeka-kaynaklari

Türkiye'de yapılan derin öğrenme (deep learning) ve makine öğrenmesi (machine learning) çalışmalarının derlendiği sayfa. - deeplearningturkiye/turkce-yapay-zeka-kaynaklari
BeğenFavori PaylaşYorum yap

Yazılım programlama vs. konusunda hiçbir bilgisi olmayan biri web programlamaya nereden başlamalı? Aklımda fikirler var fakat nereden başlayacağımı bilmiyorum. PHP'den mi başlayayım HTML'den mi başlayayım nasıl devam edeyim? Örneğin WordPress üzerine istediğim özellikleri ekleyebilecek kadar kendim kod yazmak istiyorum, gibi... Eğer direkt kurs öneriniz olursa da (udemy, youtube vs.) çok memnun olurum. @hkellecioglu Hamdi Abi özellikle senin deneyimlerinden dolayı verebileceğin öneriler benim için çok değerli olur.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 6 / 11
  • Ömer Özgür @omc43

    Her şeyin başı İngilizce. İnternette hata arayınca ne dediğini anlayacak kadar bilmelisin. Bir elinde sözlük açık olabilir diğer türlü zaten biliyor olursun.

  • Hamdi Kellecioğlu @hkellecioglu

    Yukarıda gayet güzel cevaplar verilmiş. Öncelikle HTML ve CSS öğrenerek başla. En kolayı bunlar zaten web sitesi yapacaksan bunlar olmadan olmaz. JavaScript son zamanlarda yükselişte. Sadece frontend olarak değil backend olarak kullanmak da mümkün. PHP'nin yapacağı işleri JavaScript'le yapabilirsin. Ama sadece web sitesiyse amaç ve temel olarak WordPress üzerine geliştirme yapacaksan PHP bilmen şart. Kısacası HTML, CSS, JS ve PHP öğrenmeyi düşünebilirsin. Aşağıdaki bağlantılar başlangıç için seni baya idare edecektir.

    https://www.learn-html.org/
    https://www.learn-js.org/
    https://www.learn-php.org/

  • Umut @umut

    https://eksisozluk.com/entry/74576141
    kod yazmaya başlayacaklara tavsiyeler
    "
    bootstrap diye bir şey var, bunu kullanarak çok rahat web sitesi yaparım ben dedim. bootstrap dersleri izlerken html öğrenmem gerektiğini anladım. o dersi kapattım html derslerine baktım. sonra css öğrenmem gerektiğini anladım. css derslerini izledim. işin back-end kısmını hiç unutmuşum, php öğrenmem gerektiğini anladım. php derslerini izlerken aslında lise düzeyinde bile olsa biraz matematik bilmenin yararlı olacağını anlayıp matematik dersleri izlemeye başladım. php'de karşılaştığım hataları çözemeyince ingilizce kaynaklara baktım. bir bok anlamadım. ingilizce öğrenmem gerektiğini anladım. ingilizce derslerine baktım. ne sıfatı biliyorum, ne zamiri biliyorum amına koyim. kod yazayım derken gittim ortaokul kitabı alıp türkçe derslerine bakmaya başladım. allah belasını versin. alt yapınız bok gibiyse başlamayın arkadaş. ama pes etmedim bu yıl bitmeden bu işi çözeceğim.
    "

  • Eren Hatırnaz @erenhatirnaz

    HumbleBundle'da şu bundle'ı görünce bu gönderi geldi aklıma, haber edeyim dedim. Maddi durumuna göre bir paketi seçip edinebilirsin. O'REILLY kaliteli bir yayıncıdır. https://www.humblebundle.com/books/web-programming-oreilly-books

Geçen gün bir üye sormuştu yanıt yazamadım şimdi aklıma geldi yazayım. Gözünüz korkmasın, kolay okunacak şekilde yazdım bitince bu kadar şeyi ne zaman okudum diyeceksiniz 🙂

TS içerikleri eskiden daha iyiydi diye bir eleştiri var. Sonradan gelen gençler muhtemelen anlam veremiyordur hep böyleydi zaten diye. Ama değildi.
TS’nin üç tane versiyonu var. Sitenin V2.0 olmasından bahsetmiyorum o ayrı.
İlki kuruluş dönemi. Büyükçekmece ofisi.
İçerik üreten kadro şöyle. Sunucu değil, içerik üreten yani ürün inceleme yapan ya da dosya konusu hazırlayan.

TS1
1-LP
2-MG
3-Özkan Erden
4- Emirhan Döngel
https://vimeo.com/20409602

Bu kurucu kadro. Macid kısa süre sonra video çekebildiği de anlaşılınca oyun editörü olarak katıldı. PC Labs yazarı idi. Yine kısa süre sonra Can’ın kamera önünde de konuşabildiği fark edildi ve kadroya eklendi. Böylece her gün 10 dakika, haftada 5 video ve bir gündem üretmek için elde tam 6 kişilik bir kadro oluştu.
İlk zamanlar açık olan PC Labs kadrosundan, gündemde haber taramasında işimizi hızlandıran Erdem Gükrer ve arka planda çekimler dışında testler konusunda da yardımcı olma kapasitesi olan Serkan Levent de vardı. Videoları o zaman da Gökhan Aslan montajlıyordu. Tüm TS içeriği sadece cuma günü çalışılarak çekiliyordu, gündem dahil. Herkese sadece bir konu düşüyor ve bunu hazırlamak için tam bir hafta zamanı oluyordu.

Sonra Suadiye dönemi başladı. TS2 diyebiliriz. Yükseliş ve yıkılış dönemi.
https://www.youtube.com/watch?v=VmOvPptXCK8

Kadro aynı. PC Labs’ın kapanma süreci olduğundan yazarlar birer birer gidiyor. TS’ye de etkisi Emirhan Döngel’in ayrılması oluyor. Ama yeni isimler var. Çağrı Dinçer, o zaman OtoSeyir ve BasÇek edergi projeleri için grafiker olarak katılıp daha sonra kamera önüne de geçiyor. Yunus Emre Şahin de test ekibine katılıp hem test yükünü hafifletiyor hem de kamera önüne çıkıyor. Serkan Levent de yine geride destek olmaya devam ediyor. Selim Güney, prodüksiyon kadrosuna giriyor ve kamera önüne de çıkabiliyor. Mono kedi kadrosundan kadraja giriyor. Meriç Türkbıkmaz’ın katılımı ile Can, OtoSeyir için destek buluyor. Değişik değişik isimler zaman zaman kadroya süreli içerikler üretmek için katılıyor. Burak Akmenek, Salih Çelen ve Barış Özkök gibi.

Özkan Erden içerik üretmiyor eskisi gibi ama tüm yönetim ve pazarlama işinden sorumlu. Macid de onunla beraber muhasebeyi idare ediyor. Reklam ve pazarlama işlerinde Özkan’a yardımcı oluyor. Kalan kadro sadece içerikle ilgileniyor. TS’nin sosyal medyası ile Serkan Levent ilgileniyor. İçerikler düzenli olarak paylaşılıyor.

Kadro ve zaman zenginliği ile teknolojinin gelişmesi, 10 dakika sınırını kaldırıyor. Artık yeri geldiğinde belgesel uzunluğunda video da çekiliyor. Teknik olarak tüm sorunlar aşılıyor. İlk TS’nin tek planlı jaluzisinden göze en hoş gelen TS’ye geçiliyor. Artık sadece cuma çalışılarak içerik üretilmiyor. Ofisin taşınması ve merkezi konuma gelmesi ile her gün çekim yapılabiliyor, gündemin önemli olayları o gün değerlendirilebiliyor. Ayrıca ekip çalışması mümkün oluyor. Gerçek bir iş ortamı sağlanıyor. Reytingler ve TS’nin tüm rakamsal değerleri eskiye oranla fark atarak gelişiyor.

‘ikinci içerik’ denen içerik türü başlıyor. Yüksek adette üretilen içerik nedeni ile günde bazen iki bazen üç video girişi yapılıyor. Sponsorlu içerikler yanında mutlaka bir asıl içerik giriliyor.
Sonunda tesadüf değildir ki teknoloji yayınları içinde 100.000 abone barajını ilk aşan kanal TS oluyor.

PCL komple kapanıyor.

Daha sonra TS’nin bağlı bulunduğu şirketin geçmişten getirdiği yükleri TS’nin gelirlerinin karşılamaması ve Özkan’ın da SkyPro yatırımına yoğunlaşıp TS’nin ömrünü biraz daha uzatması ile çareler aranıyor. Hamdi yeni bir fikirle aramıza katılıyor. TS’nin sosyal ağa dönüşmesi ve Plus fikri üzerinde çalışılıyor.

Ama çare olmayınca TS’nin bağlı bulunduğu firma dayanamayıp kapanıyor.
Özkan kendinde bulunan tüm hakları MG-LP-HK’ya devrederek yayıncılıktan çıkıyor.
Rakip kanallar çoğalıyor. Youtube’ta kanal patlaması yaşanıyor. Oyun kanalları her yeri sarıyor ve aşırı büyüyor. YouTube’un kurallarına göre oynayan kanallar kazanmaya başlıyor. İçerik kalitesi düşüyor. Tüm dünyada YouTube’ta ilk yayınlayan olmanın yarışı yaşanıyor. Kamera ile çekip düzenleme, yerini cep telefonları ile çekip hemen yayınlamaya bırakıyor. Klasik yayıncıların büyümesi yavaşlıyor. Kurumsallık kalkıyor ve fenomenler devri başlıyor.
Bireylerin, kurumları hem reytingte hem gelirde geçtiği dönem başlıyor. Reklam harcamaları fenomenlere kaydırılıyor. Önce Twitter fenomenleri, daha sonra YouTube fenomenleri geliyor. Twitter’ın ciddi güç kaybı sonrası, yerine Instagram fenomenleri geçiyor. Espor Türkiye’de de ciddi güç kazanıyor. Kurumsal yayınların da beslendiği donanım camiası, bütçeleri espor takımlarına kaydırıyor. Reşit olmayan, 18 yaş altı, kitle yeni dönemin yüksek izlenme rakamlarının kaynağı ve gözdesi oluyor. Not: TS’de 13-17 yaş arası takipçi % 3.5, 18-44 arası %84.

İçerik üretenlere kullanıcı üzerinden para desteği sağlayan yabancı uygulamalar büyük ilgi görüyor. Bireysel yayıncılara maddi güç sağlıyor.
Yayıncılık kökten değişiyor.

TS3
TS, Ataşehir’de yeni firması ile borçsuz harçsız yeniden başlıyor.
https://www.youtube.com/watch?v=JQI9b2h6unQ

Ama içerik üreten kadro;
1-LP
2-MG
3-HK
4- Can

olarak kalıyor.

Hamdi yazılımcı olarak girdiği işte kamera önüne de geçmek zorunda kalıyor. İzleyiciler tarafından seviliyor ve düzenli olarak kamera karşısına geçiyor. TS sosyali açıyor. Forum mantığı terk ediliyor.
Arka planda yardımcı olan ekibin tamamı SkyPro’ya geçiyor. Yunus Emre Şahin kendi yoluna gidiyor.

Bir tek Gökhan Aslan video montaj yanında ürün çekim işlerini de üstlenip kalıyor. Daha sonra dışarıya yapılan prodüksiyon işleri için İsmail Telli kadroya giriyor.
Ancak kadronun küçülmesine rağmen, her gün içerik girilme sözü yine süre sınırı belirtmeden tutulmaya devam ediyor.

Kadroya Cantuğ Şahiner giriyor ve oyun kanalı deneniyor. Olmayınca ısrar edilmiyor. OtoSeyir kanalı ayrılıyor. Üstüne sitesi açılıyor. Can ve Meriç OtoSeyir kanalından sorumlu hale geliyor. Rakamlar iyi olsa da maddi karşılık gelmiyor ve o proje de devam etmiyor. Can işe girip TS kadrosundan çıkıyor. Konuk olarak sürekli olmasa da Bilim Gündemi’ne geliyor.
Aktif içerik üreten kişi sayısı üçe düşüyor. Bu üç kişi aynı zamanda giden kişilerin idari sorumluluklarını yükleniyor.

İkinci içerikler kalkıyor. Zaman zaman üretilen sponsorlu videolar, TP-Link ürünleri gibi, başka video üretilemediğinden asıl video olarak giriyor.
Advertorial video yayınlanmaya başlıyor. Bu videolar için özel intro ve oyuncu kullanımına gidiliyor.

Mazağa açılıyor. İlk defa eşya satışı başlıyor. İlgi büyük olmasına rağmen TS’ye gelen gelir, satışın üçte biri ile sınırlı kalıyor. Her yıl bir kez yapılıyor.
Efaturaya geçiliyor.

Kamera altyapısı yenileniyor. Canlı yayın kabiliyetine geçilip deneniyor. Ancak internet altyapısının yetersizliği ile devam edilemiyor.
Konuk sayısı TS3’te eskisine oranla artıyor. TS de farklı yayınlara konuk oluyor.
Sponsor sayısı azalıyor. Bkz. Espor yatırımları.
Gündem videolu hale gelip TS’nin en çok izlenen bölümü oluyor. (dakika cinsinden izlenme süresi)

Donanım ürünlerinin reytingleri tüm yayınlarda olduğu gibi TS’de de azalıyor.
Telefon incelemeleri en çok izlenen incelemeler haline geliyor. (Apple ve Samsung başı çekiyor)
İçerik üreten kişilerin azalması, içerik çeşitliliğini azaltıyor.
Youtube için MCN ile çalışılıyor. Ancak en ufak katkısı olmuyor ve bırakılıyor.
Youtube gelirleri 2000-2500 TL bandında kalıyor. Site reklamları ise engellendiğinden Google adsense ile bu rakam 3000 TL civarına çıkıyor. (Kira ve personel gideri artışının çok altında) 2017’de İlk kez kira gideri YouTube gelirini aşıyor.

TS için üretilmeyen videolar kazancın çoğunluğuna ulaşıyor. TS’nin video üretim gücü de bu kısımla paylaşılıyor.

100.000 aboneye ilk ulaşan TS, 200.000’i rakiplerinden sonra geçiyor. 300.000 de 2018’e kalıyor.

YouTube için özel olarak üretilen kanallar milyon aboneye ve video başına milyon izlenmeye ulaşırken, teknoloji kanalları için 500.000 civarı abone ve video başına en fazla birkaç yüz bin izlenme tavan değer oluyor.

Sonuç olarak TS3, TS1’den bile daha az kadro ile, TS2’nin şartlarını sürdürmeye çalışıyor. Doğal olarak içeriklere bir hafta zaman ayrıldığı dönem bitiyor, bir iki gün zaman ayrılması ya da içeriklerin geç girilmesi sonucu doğuyor.
İzlenme rakamları toplamda düşmese de artış duruyor. Yeni abone kazanımı diğer gelişmelere de paralel olarak yavaşlıyor.
Unuttuğum şeyler de vardır ama kabaca böyle.

Bitirirken bir de denklem sorusu:
TS1, 6 kişi ile 1 saat gündem ve 10’ar dakikalık 5 bölüm üretiyorsa, TS3, üç kişi ile kaç dakika ve kaç içerik üretmeli?

TeknoSeyir

This is "TeknoSeyir" by teknoseyir on Vimeo, the home for high quality videos and the people who love them.
BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 5 / 138