📺 Aynı anda 9 ya da 16 haber kanalının canlı yayını izleyebileceğiniz, özelleştirilebilir multitv uygulaması. Özellikle önemli olaylar olduğunda kanallar arasında dolaşmak yerine kullanılabilir. İstenen farklı YouTube canlı yayınlarının da linkleri eklenebilir.

👉 https://lab.mertskaplan.com/multitv/

BeğenFavori PaylaşYorum yap

Ayrı ayrı 3 Metre ve 2 metre rgb led şeritler için 12v 5a adaptör yeterli midir? Şeritler 3 çipli 5050. Adaptörler ayrı olacak. @orcun

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 8 / 15
  • Kaos @kaos

    Tek çipli 3528 şerit LED (silikonsuz/iç mekan/dış mekan)
    Metrede 60 led bulunur, 0,4Amper akım çeker, 4,8Watt güç tüketir. 12 Volt besleme kullanılır
    Kırmızı, Yeşil, Mavi, Amber (Sarı), Beyaz, Günışığı renk seçenekleri vardır.

    Gerçekten kaliteli bir şerit LED, düzgün bir aydınlatma için metrede 0.4 amper akıma ihtiyaç duyar. Örneğin 5 metre şerit LED için 5 x 0,4 için 2 amper yeterlidir. Yeterlidir ama günde 3 saatin üzerinde çalışması gerekecekse, 2,5 amper yada 3 amper tercih etmek daha sağlıklı olacaktır.

    Üç çipli 5050 şerit LED (silikonsuz/iç mekan/dış mekan)
    Metrede 30 led bulunur, 0,7Amper akım çeker, 8,4Watt güç tüketir. 12 Volt besleme kullanılır
    Kırmızı, Yeşil, Mavi, RGB (Renk değiştiren), Beyaz, Günışığı renk seçenekleri vardır.

    Üç çipli 5050 şerit 60LED/m (silikonsuz/iç mekan/dış mekan)
    Metrede 60 led bulunur, 1,5Amper akım çeker, 18Watt güç tüketir. 12 Volt besleme kullanılır
    Sadece Beyaz renk seçeneği vardır.

    3 çipli denmesinden de anlaşılacağı gibi tek çipli LED’lere göre 3 kat daha fazla akım gücüne ihtiyaç duyarlar. Genellikle kaliteli bir 3 çipli şerit LED için metrede 1,5 amper akım gereklidir. Yani 5 metre için 5 x 1,5=7,5 ampere ihtiyaç duyulmaktadır. Tek çiplilerde yaptığımız tavsiye burda da geçerli, eğer günde 3 saaten uzun kullanılacaksa 8,5 yada 10 amperlik bir adaptör seçmek daha doğru olacaktır.

    https://diyot.net/serit-led-de-amper-hesaplama/

  • Alpi Ironside @alpi350

    5M 5050 şerit lede ben evimde 5A kullanıyorum.

  • Gürkan ATILGAN @gurkan-atilgan

    fazla amperin zararı olmaz, bulabildiğin alabildiğin en yüksek amperi al, ledler ihtiyacı kadar çekecek zaten

    amper yetmezse zayıf yanar ve adaptöre çok yüklenip ısıtır, çabuk bozar

Philips Picopix Max One ile Taşınabilir Projeksiyonlara Bakış

Herkese selamlar,

Baştan uyarayım, bu biraz uzun bir yazı olacak. Projeksiyon cihazı, özellikle taşınabilir olan modelleri düşünenler için bir kaynak olsun istedim. O yüzden özet bekleyen arkadaşlar sayfanın sonlarına doğru yer alan Sonuç bölümüne bakabilirler.

İncelemeye başlamadan önce taşınabilir projeksiyon cihazı kavramını açmamın daha doğru olacağını düşündüm. Bu sınıftaki projeksiyon cihazları, normal projeksiyon cihazlarından çok daha ufak, hafif ve çoğunda bulunan dahili pil çözümleri ile mobilitenin gerekli olabildiği durumlar için tasarlanmışlar. Gerek ufak ve hafif olması, gerekse de az güç tüketmesi sebebiyle ışık kaynağı olarak led tercih edilmekte. Bazı modellerde lazer kullanılıyor olsa da bu ürünler fiyat olarak led kullanan projeksiyon cihazlarından hala yüksekler. O sebeple şimdilik led sistemi üzerinden devam edelim.

(foto kaynak: https://panasonic.net/cns/projector/products/lrz35/what_is_RGB_LED/ )

Işık kaynağı olarak led sistemi kullanan projeksiyon cihazlarının genel avantajlar:

* Çok daha uzun lamba ömrü sunmaları (20.000 yada 30.000 saat seviyelerinde)

* Daha düşük enerji ihtiyacına sahip olmaları, hatta dahili/harici bataryalarla bile çalışabilmeleri

* Daha az ısı üretmeleri sebebiyle nisbeten az fan gürültüsüne sahip olmaları

* Büyük bir lamba tertibatı olmadığı için daha ufak ve hafif çözümler üretilebilmesine olanak sağlanması

Bunun yanında led sistemli projeksiyonların en temel dezavantajları ise ışık şiddetinin (lümen, Ansi Lümen vs diye gördüğünüz tabirler) lambalı projeksiyonlara kıyasla çok daha düşük seviyelerde kalması. Bu sebeple de aydınlık yada gündüz vakitlerinde projeksiyon cihazını kullandığınızda görüş keskinliğinde düşme yada net görünmeme gibi problemler görülmekte.

Bir diğer negatif husus ise çözünürlük seviyelerinin hala yeterli seviyede olamaması. 1080P ve üzeri olan taşınabilir led projeksiyon cihazları fazla yoklar ve olanlarda halen çok pahalılar.

 

Bu iki negatif etki sebebiyle, taşınabilir projeksiyon cihazlarının reklamlarına bakarsanız gece yada karanlık ortamlarda, film izleme yada youtube’da takılma gibi kavramlar üzerinde durduklarını görürsünüz. Bu cihazlar film, video vs için yeterli olabilselerde, çözünürlük ve düşük ışık şiddeti sorunlarından dolayı işyerlerinde bir sunum projeksiyonu gibi işlerde fazla verimli değiller.

 

Bu genel girizgahtan sonra gelelim benim inceleyeceğim Philips Picopix Max One projeksiyon cihazına, özelliklerine ve neden bu cihazı tercih ettiğime.

Yatak odamda yer kısıtı sebebiyle TV koyabilecek güzel bir nokta bulunmuyor. Ancak yatağımın karşısında büyük beyaz bir duvar var. Uyku öncesi uzandığım yerden ufak bir dizi izlemek, youtube da bir videoya bakmak (teknoseyir haftalık gündemi izlerken uyumak 😂) yada ufak bir oyunu uzanarak oynamak keyifli olabiliyor. Bu sebeplerle taşınabilir projeksiyon cihazı araştırmasına girişip ilk olaran Anker Nebula Capsule cihazını satın aldım.

(foto kaynak: https://www.lifewire.com/anker-nebula-capsule-review-4682546

Boyut olarak kutu kola kadar olan bu cihaz, 360 derece hoperlörü, bluetooth, wifi ve Android 7.1 bulundurması ile tam bir all in one çözümüydü. İçine netflix, amazon prime, Turkcell TV+ ve Youtube kurabiliyor ve içerisinde bluetooth olduğundan bt kulaklığımla eşleyip sessizce de kullanabiliyordum. Pili 2,5 saat civarı gidebildiği için bir filmi yada birkaç bölüm diziyi rahatlıkla izletebiliyordu. Ancak bu cihazın 2 temel handikapı vardı.

- Çözünürlüğü 480P ve bu yeterince keskin değil

- Işık gücü 100 Ansi Lümen, ortam ancak çok karanlıksa verimli.

- HDMI bağlantı portu olsa da USB çıkış portu bulundurmaması

Bu sebeple biraz daha üst sınıfta yer alan projeksiyon cihazlarına bakmaya başladım. Ufak ve taşınabilir olmaları önemli olduğundan Xiaomi Wanbo gibi belli boyuttaki ürünleri skalamın dışında tuttum. Nisbeten ufak, taşınabilir ve daha güçlü sınıfta yer alan cihazlar şunlar:

- Anker Nebula Capsule II: 

(foto kaynak: http://tekititos.com/reviews/anker-nebula-capsule-ii-review/ )

Boyut olarak yukarıda özetlediğim Capsule I modelinden biraz daha büyük ve ağır ancak bazı avantajlarla geliyor. Bunlar;

* Android TV 9.0 ile gelmesi

* Daha yüksek çözünürlük

* Daha kuvvetli hoperlör (8W)

* İlave USB portuna sahip olması

Ancak:

-Yeterince yüksek olmayan (720P) çözünürlük

-Azalan pil süresi

-200 Ansi lümen gibi hala düşük olan ışık şiddeti

-Daha büyük ve ağır yapı

gibi negatif yanları sebebiyle bu cihazı listeden çıkardım.

 

- Anker Nebula Solar:

Boyut ve şekil olarak Mac Mini bilgisayarın beyazı gibi durmakta. Ondan biraz daha kalın. Nebula Capsule çözümleri kadar ufak olmasa da yukarda saydığım dezavantajları düzeltmişler. Bu cihaz:

* 1080P native çözünürlük ile geliyor

* 2x3W hoperlöre sahip

* Dahili bataryalı versiyonu var

* 400 Ansi Lümen ışık gücü var

* Android TV 9.0 ile geliyor.

Ancak benim açımdan:

- ışık gücü 400 ansi lümen olsa da hala yetersiz

- boyutu benim taşınabilir projeksiyon cihazı beklentimin bir tık üzerinde

- Dahili bataryalı modeli pahalı (600-700 Euro bandında, bazen kampanya ile 500 Euro seviyelerine düşebiliyor)

- Xgimi Mogo Pro: 

boyut olarak Anker capsule II’den biraz daha büyük. Android 9.0 ile geliyor ve native 1080P çözünürlük ile 2x3W Harman Kardon hoperlörleri var. 3D desteğine de sahip. Dezavantajları ise ışık gücü 300 Ansi lümen, boyutları biraz büyük ve tuğla gibi adaptörü ile yeterince taşınabilir değil. Fiyatı da görece yüksek (550 Euro seviyelerinde)

-Xgimi Elfin

(foto kaynak: https://www.gaming-grounds.de/xgimi-elfin-test-so-schlaegt-sich-der-kleine-led-beamer/)

içime en fazla sinen modellerden biri. Şekil olarak Anker Nebula Solar’a benzese de daha ince ve kibar. Native 1080P, Android TV, 800 Lümen ışık gücü gibi aradığım özellikleri taşıyor olsa da en temel eksikliği dahili bataryasının olmayışı. Fiyatı da yüksek, 650 Euro seviyelerinde.

-Philips Picopix Max:

Tüm seçenekler içerisinde aklıma en fazla yatan model bu oldu. Avuç içinden biraz büyük yapı, Native 1080P çözünürlük, 800 Ansi lümen ışık gücü, Android 9.0, wifi/bt, 2x4W dahili hoperlör, 3 saat civarı pil ömrü, type c’den şarj, ilave type c görüntü desteği, sd kart okuyucu, usb port, hdmi portu, touchpad olarak da kullanılabilen full dokunmatik yüzey gibi gerçekten Max bir çözüm. Ancak fiyatı 750 Euro seviyesinde ve kullanıcılar dahili android sisteminin performansından memnun kalmamışlar. O yüzden bu kadar parayı bu cihaza vermeye ikna olmadım.

- Philips Picopix Max One

Bu noktada radarıma başka bir Philips projeksiyon cihazı daha takıldı. 2021 yılında duyrulan bu modelin adı Philips Picopix Max One. Yukarıda paylaştığım modelin smart fonksiyonları (android, wifi, bt) çıkartılmış light bir versiyonu. Bu sayede hem pil süresi bir miktar artmış (3,5 saat civarı) hemde belirttiklerine göre daha performanslı hoperlörler ekleyip, hdmi lag problemlerini de gidermişler. Üstelik fiyatı da daha rekabetçi seviyeler olan 400 Euro bandına inmiş.

 

Ne gibi eksiklikleri var dersek;

-Belirttiğim üzere smart bir cihaz değil, sizin harici bir kaynak cihaz bağlamanız lazım

-Dahili wifi yada Bt yok

-Otomatik keystone var ama otomatik netleme yok. Elektronik netleme var

-Şarj portu type c değil ancak adaptörü 20V 3,25W ile standart 65W’lık bir model.

Ben bu modeli geçtiğimiz hafta Mediamarkt’ın refurbished reyonunda tüm kutu içeriği ile birlikte 230 Euro’ya satın aldım. İncelemenin kalanına bu cihaz özelinde devam edeceğim. Cihaz smart olmadığı için de bu cihaza smart özelliklerini katmak için yanında Google Chromecast’ın 4K ve Android TV yüklü modelini tercih ettim. (Fiyatı 60 Euroydu)

Öncelikle projeksiyondan biraz bahsedeyim. Özellikleri şöyle;

Kutu içeriğinde de, cihazın kendisi, kullanım kılavuzu, uzaktan kumandası ve 2 adet AAA kalem pil, USA tipi adaptör ve bu adaptörün UK ve EU çevirici başlıkları ile bez bir taşıma çantası çıkıyor.

Adaptörü çok büyük değil ancak 65W gibi usb type c standartını destekleyen bir güç sunsa da, usb type c olmayışı bence negatif bir nokta olmuş.

Cihazın boyutları gerçekten ufak, avuç içinden biraz büyük.

Xiaomi 20.000 mah powerbank ile olan kalınlık ve boyut kıyaslaması şöyle.

Cihazın giriş portları ise, HDMI gririşi, USB type A girişi, Type C girişi (sadece görüntü transferi için), güç ve şarj girişi ile 3,5mm kulaklık çıkışı şeklinde. Cihazın altında da tripod bağlamak için vida yeri de mevcut.

Cihazın üzerinde yer alan dokunmatik tuşlar ile kullanımı kolay olduğundan cihazın kumandasını kutusuna koyup kaldırdım. Zaten az sonra belirteceğim Chromecast kumandası, cihazı kapatmaya ve ses seviyesi işlemine de destek sunduğundan kendi kumandasına hiç ihtiyacım olmuyor. Cihazın yüzeyi mat siyah kaplama olsa da parmak iziniz kalabiliyor. Bunların dışında cihazın fan gürültüsünün, kullandığım diğer tüm projeksiyon cihazlarından daha düşük seviyede olduğunu ve fanın da cihazın ön tarafında yer alması sebebiyle fan gürültüsünün izleyiciye direkt yönlendirilmediğini farkettim. Bu gerçekten güzel bir detay olmuş.

Birazda cihazın yanında satın aldığım Google TV yüklü Chromecast’a değinmek istiyorum çünkü bence açıkara bu boyuttaki TV boxlar içerisinde en başarılı çözümlerden birisi.

kutu içeriğinden cihazın kendisi, kumandası, type c şarj kablosu ve adaptörü çıkıyor. Kumanda da TV yada projeksiyonunuzu da kontrol edebilecek şekilde ses açıp kısma ve cihazı kapatma tuşları da bulunuyor. Bu tuşlar Philips Picopix Max One ile de sorunsuz çalışmakta.

Google Chromecast özellikleri de şöyle;

Açıkcası, harici bir usb portunun daha olmasını (usb otg destekli dense de ben bu özelliğini çalıştıramadım) ve 8gb’dan daha fazla depolamaya sahip olmasını tercih ederdim. Onun dışında boyut, hız, projeksiyon cihazının usb’sinden aldığı güç ile çalışması gibi sebeplerle bu ikili, 700 Euro seviyesinde satılan büyük abi Philips Picopix Max’den çok daha performanslı oldular. Bu ikili, Netflix, Amazon Prime, Disney+ ve Apple TV+ gibi tüm stream platformlarının yanı sıra Vodafone TV, BluTV gibi IP TV platformlarını ve Youtube’u rahatlıkla izlememi sağladığı gibi, bluetooth üzerinden bağladığım DS4 Controller ile de Geforce Now üzerinden büyük bir ekranda oyun oynamama da destek oldu. Bu açılardan Google Chromecast’ın bu çözümü, android tv box arayanlar için oldukça pratik bir çözüm olmuş diyebilirim. Ayrıca Android veya Apple telefonlar için kablosuz ekran yansıtma çözümü de mevcut.

Google Chromecast, Google TV 10.0 ile geliyor ve bu sınırlamalar dahilinde tüm Google TV uyumlu apk’lar ile sorunsuz çalışıyor. Bu noktada projeksiyonun diğer görüntü giriş portu olan Type C portundan da bahsetmek istiyorum.

Type C Portu vadettiği kadar efektif değil:

Bu cihazda beni en çok heyecanlandıran hususlardan birisi de type c görüntü girişini desteklemesiydi. Nisbeten yeni bir standart olduğu için ve hdmi gibi kalın bir kablo ile geniş bir yuva olmadığı ve görüntü haricinde data ve enerji de taşıyabildiği için type c görüntü çözümünü çok daha efektif buluyorum.

Bu özelliği ilk olarak Huawei P40 Pro telefonum ile denedim. Type C üzerinden hem ekran yansıtma hemde DeX modu sorunsuz çalıştı. Ayrıca DeX modunda Netflix gibi streaming platformları da sorunsuz çalışmakta. Yani aslında Google Chromecast olmadan da direkt telefonumu bağlayarak da tüm medya tüketim ihtiyaçlarımı karşılayabilirmişim. Bu özelliği oldukça başarılı.

İkinci olarak Ipad pro ile denemeler yaptım. İpad Pro’da aynı Huawei P40 Pro gibi sorunsuzca type c üzerinden görüntü verebildi. Apple bilgisayarım olmadığı için deneyemedim ama kullananlar Macbook Air yada Pro cihazların da type c üzerinden sorunsuz çalıştığını ve görüntü verebildiğini yazmışlar.

Ancak projeksiyon cihazındaki Type C çözümü malesef bu kadar sorunsuz çalışan bir yuva değil. Nintendo Switch ve Type C görüntü çıkışı destekli Lenovo X13 model laptopumla type c üzerinden görüntü çıkışı alamadım. Bunun sebebi de projeksiyon cihazındaki type c portun yeterli güç iletimi desteğinin olmayışı.

Nintendo Switch’i yukarıdaki gibi bir kablo kullanarak projeksiyona HDMI üzerinden bağlarsam sorunsuzca görüntü desteğini sağlayabildiğini farkettim. Bu kabloda boşta kalan type c power kısmını brojeksiyon cihazındaki usb type a portu ile bağladığımda Nintendo Switch çalıştı. Demekki asıl problem projeksiyon cihazının type c portunun yeterli güç sağlayamıyor oluşu.

SONUÇ:

Taşınabilir projeksiyon cihazları pahalı birer oyuncaklar ve halen ışık gücü ve çözünürlükleri bu fiyatın hakkını verebilecek seviyede değiller. Ancak bu bütçeleri ayırabilecek kişiler için, ev dışında, kampta, yolculukta, otel odasında yada arkadaşlarla buluşmalarda son derece keyifli anlar paylaşmanıza olanak sunuyorlar. Philips Picopix Max One projeksiyon cihazı da;

* Neredeyse avuç içi kadar ufak ve 800 gram civarında ağırlık

* 1080P çözünürlük

* 4K cihaz desteği

* 800 lümen parlaklık

* 2x4W hoperlör

* 4 saat civarı pil ömrü

* Type C görüntü giriş desteği

* Nisbeten makul fiyat

* Düşük fan gürültüsü

ile rakiplerinden sıyrılmayı başarıyor. Ancak dezavantajları da yok değil;

- Smart bir projeksiyon değil

- Type C portu her cihaz ile uyumlu değil

- Güç girişi type c değil

Bu tarz bir cihaz arıyorsanız ve bu dezavantajlar sizin için sıkıntı teşkil etmeyecekse, bu projeksiyon cihazını kesinlikle tavsiye ederim.

Son olarak cihazın mobilite yönünü gösterebilmek için evdeki ıvır zıvırlarla şöyle bir “taşınabilir multimedya çantası” topladım.

Çantanın boyutları 24cmx25cmx9,5cm yani gayet makul boyutlarda.

çantanın içindekiler de şöyle;

-Philips Picopix Max One

-Motorola EQ7 taşınabilir speaker (JBL üretimi 4 sürücü)

-Playstation Vita TV

-DS4 controller

-Google Chromecast ve kumandası

-Windows 10 ve MS office yüklü PC stick ve touchpadli klavyesi

-mini tripod

-Tüm bu cihazları şarj eden yada çalıştıran Baseus 65W adaptör

-Tüm gerekli HDMI, Type C, Micro Usb kablolar.

Bu set ile windows, oyun, film, tv gibi tüm multimedya ihtiyaçlarını ufacık bir çantada taşıyabilmek mümkün. Projeksiyonun kendi hoperlörleri gayet yeterli olsa da JBL’in bu çözümü ile ses seviyesi oyunlarda ve filmlerde çağ atlamış gibi oldu. Aşağıdaki fotografları öğleden sonra saat 15:00’de güneşli bir havada ve perdeler açık şekilde çektim. Bu haliyle bile bence çok başarılı ki gece performansının bundan kat kat daha başarılı olduğunu söylememe gerek yok zaten.

Şimdilik bu kadar diyelim. Denememi istediğiniz bir ayar, cihaz yada kullanım şekli varsa yazarsanız yardımcı olmaya çalışırım.

 

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 21 / 24

İstanbulda yaşayıp arabası olanlara harika bir hizmet https://ispark-harita.netlify.app/
yapan arkadaşın eline sağlık

BeğenFavori PaylaşYorum yap

Merhaba arkadaşlar,
Son 1 haftadır bazı domain isimlerinin çözmede sıkıntılar yaşıyorum. Yani git-gel ler oluyor.
Arama yapınca birçok DNS çıkıyor.
(https://duckduckgo.com/?q=public+dns+server&atb=v221-1&ia=answer&iax=answer)

Bildiğiniz, kullandığınız bir DNS var mıdır?

google dns server at DuckDuckGo

DuckDuckGo. Privacy, Simplified.
BeğenFavori PaylaşYorum yap

Eski, çizgili, karıncalı, hasar görmüş fotoğrafları ücretsiz ve online olarak onaran site:
https://hotpot.ai/restore-picture
Örnek bana ait. Bence baya başarılı. 👍

BeğenFavori PaylaşYorum yap