Oculus Rift Touch

Oculus Rift Touch Mini inceleme.. 

 

Aylar önce Oculus'u almıştım, cihaz çok güzeldi, bir kere hemen bağlanıyor, Vive gibi uğraştırmıyordu kurulması için, bir usb bir hdmi kask için bir tane de takipçi için. Video izlemek, xbox oyun kontrolcüsüyle oyun oynamak falan sorunsuzdu ama HTC vive ile ve onun kontrolcüleriyle tanışınca, Oculus biraz garip kalmıştı.

 

 

Ama şunu söylemek isterim, hangisini daha çok kullandın diye sorarsanız, Oculus her zaman yanımdaydı, her daim kullandım. Oyun oynamak, film izlemek, 360 içerik tüketmek. (Şimdi diyeceksiniz ki kaç tane var, evet çok az var ama kendi çektiklerim var. Kapadokyaya gittim, bir çok yeri gezdim 360 kamera ile çektim, aileme, herkese izlettim..)

 

Touch kontrolcüleri çıktı Oculus'un bekledim, biriktirdim amazondan aldım. 99 dolara aldım. İçinden iki kontrolcü ve bir takip sensörü çıktı.

 

 

Oldukça kolay bir kurulumu oldu. Öteki alıcının uzağına yerleştirdim, kontrolcülerin manyetik kapakları var içinde çıkarttım bir tane kalem pil taktım, kutudan çıktı.

 

İlk başta vive'Den sonra garip geldi, oldukça hafif ve insanın eline tam oturan bir yapısı var, bir yerden sonra "sanki" elin oymuş gibi hissediyor insan. Vive'de bu his yoktur. Ayrıca üzerinde bir  çok algılayıcı var, baş parmak ve tetik parmağını hareket ettirdiğinde algılıyor ve kusursuzca oyuna aktarıyor bu oldukça ilginç çünkü parmak hareketleri vive'de yoktu ve oculusda çok güzel çalışıyor..

 

Cihazı bağladım ve açtım, oculus hemen buldu, yükledi. Kutunun arkasında üç tane oyun vardı, üçünü de hediye ettiler. 30 dolar civarı oyunlar.. Hemen yükledim.  Daha önce 360 kontrolcüsüyle oynadığım The Climb oyunu dehşet güzel olmuştu. Oyun bu kollar için yaratılmış resmen, insanın dağlara daha da çok tırmanası geliyor, yeni bir kaç dağ daha eklemişler, çok keyifliydi kullanmak kollarla, çok etkiledi açıkçası.. Analog stickler var, onlarla "yön" işaretlemek çook kolay. Vive'de bu çok zordu, bir tuşa bas uzat yapıyorsun burada sadece gitmek istediğin yöne işaret edip çeviriyorsun çok basit ama çok etkili. VR tecrübesi olanlar anlayacaktır.

 

Sonra Dead and Buried diye bir oyun vardı onu yükledim. İskeletimsi bişileriz, ellerimizde silahlar eski batıdayız..

Oyun eğlenceli özellikle online çok eğlenceli çünkü oyunda düello var, çan çalıyor ve ateş ediyorsunuz, silahı en hızlı çeken kazanıyor ve gerçekten çok eğlenceli. Çan sesiyle ateş etmek, vahşi batı ve rekabet. Tabi bir sürü modu vardı onlar eğlenceli ama düello süperdi. Son olarak beni derinden sarsan bir oyuna geçtim.

 

Robo Recall

 

Bu güne kadar, hem Vive hem Ocuslus hem de psvr kullandım, telefonla verilen vr'ları saymıyorum. Beni en çok etkileyen oyun oldu. Bir kere grafikler bu güne kadar gördüklerimin en güzeli, eğlencesi çok güzel, mekanlar, robotlar, yapılacak tonla şey var oyunda. İki elinizde birer silah, bir anda kendinizi meydanda buluyorsunuz, küçük bir senaryosu da var. Değişen robotlara göre taktikler belirliyor, silahları yükseltiyorsunuz, boos'larla mücadele ediyorsunuz ve deli gibi terliyor deli gibi eğleniyorsunuz. O videolarında kurşunu tutmaca falan var, oluyor, yapıyorsunuz. Bu güne kadar VR'a "benim" tecrübelerime göre en iyi grafikli oyun, en eğlenceli ve sorunsuz çalışan oyun..

 

Taha önce The Climb oyununda başım dönmüştü ve bir kaç oyunda, bu yeni kontrolcülerle birlikte ve algılayıcıyla ortadan kalkmış o dönme.. sorunsuz, saatlerce oynadım, bir sıkıntı yaratmadı. Açıkçası beni çok etkiledi bu kollar, daha da önemlisi "Oculus'un" marketi giderek büyüyor ve bu çok güzel bir şey. Steam'de de oyunlar var ama Ocuslu'un marketindeki oyunlar "gerçekten" oyun demo gibi değiller. Bir çoğunu defalarca, keyifle oynuyorsunuz, bu anlamda Facebook iyi yatırım yapıyor. Fakat fiyatları çok pahalı pek de indirim olmuyor. Her iki platforma çıkan oyunlar var onları steam'den alıyorum ama Oculus'a özgü oyunları almaktan başka çare kalmıyor..

 

Eksi yönleri yok mu var tabi. HTC'nin muhteşem bir alan algılama, derinlik ve hareket algılama sistemi var. Oculus bunu iki alıcıyla yapmaya çalışıyor ve yan yanalar. O kadar başarılı değil bir çok yerde derinliği algılayamadı, masanın en ucuna koymama rağmen bazen gerçekten saçmaladı, beni dışarı attı, bazı yerlerde yerimi anlayamadı, silahım yanımda olması gerekirken dizlerimdeydi ya da ben betonun içindeydim. İnternette yorumlara baktım, 3. bir algılayıcı işi çözüyor ve tarama alanını 5 metreye  5 metreye getiriyor diyorlar ama yok artık. HTC bunu iki algılayıcıyla muhteşem bir şekilde çözmüş ve kusursuz, oculus'un yol alması gerekiyor bu konuda. Ama oyunları harika bu üç oyunla aylar geçer açıkçası.

 

Kısa yazayım dedim yine uzun yazdım, sanırım Türkiye'de benden başka inceleyen yok bu cihazı.. İnşallah birilerinin işine yarar.

 

 

BeğenFavori PaylaşYorum yap

Haftalık Gündem Değerlendirmesi 2016/52

26 - 31 Aralık 2016

- ABD, Rusya’nın seçimleri hacklediğini resmen duyurdu.

- Cyanogen OS projesi iptal edildi.

- Kitle fonlama yasası mecliste.

- Türkiye’nin 500 büyük hizmet ihracatçısı ödül töreni. 

- Bimeks çalışanlarına kısmi maaş ödemesi yaparak krizi aşmaya çalışıyor.

- Orkut Büyükkökten, yeni bir sosyal ağ projesiyle gündemde.

- 2017’de kamu kurumları F klavyeye geçecek.

- Güney Kore, Qualcomm’a 850 Milyon Dolar ceza kesti.

- Sony’nin Twitter hesabı hacklendi ve ‘Britney Spears öldü’ twitini attı.

- Yerli arama motoru tartışması yine gündemde.

- Yılbaşı alışveriş döneminde en çok tercih edilen telefonlar.

- Amazon Echo cinayet tanığı olunca, Apple benzeri bir tartışma başladı.

- Apple’ın başı yeni Macbook Pro’ların piliyle dertte olabilir. Alternatif

- Apple AirPods kablosuz kulaklığın pil tüketimiyle ilgili kullanıcı şikayetleri de artıyor.

- Periscope ve Twitter’a 360 derece video desteği gelecek.

- Windows 10 güncellemeleri 35 güne kadar duraklatılabilecek.

Oyun Dünyası

- Double Dragon 4 geliyor.

- Super Mario Run Android markette göründü.

- Windows 10’a oyun modu eklenecek.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 9 / 123
  • NZHKYK @nzhkyk

    F klavyesi olayına karşıyım. Gereksiz bir inat. Dünyanın genelinde kullanılan bir klavye tipi olan Q klavye kullanmayı tercih ederim. Zaten ben bu saatten sonra F klavyeye alışamam da çocuğumun da F klavye kullanmasını tercih etmem. Genel kullanımdaki Q klavyeyi tercih ederim. On parmak hız yarışmalarına katılacak değilim. Halihazırda zaten klavye ile kağıt kalemden çok daha hızlı yazabiliyorum ki bu da benim için yeterli. Yazıları daktiloyla yazmıyoruz. Daktilo yıllarında oluşturulmuş bir klavye tipini bu gün halen diretmek gereksiz işgüzarlıktır.

  • Muratgunay @muratgunay

    Askerde komutan f kullanırdı bende klavyeyi değişmeye üşenirdim. Klavye tipini değişip klavyeye bakmadan baya iyi yazardım. Biz q öğrendik çocuklarımız f öğrenir bizden çok daha hızlı yazarlar. F e şimdiden sonra alışmak da çok zor olacağını sanmıyorum. Sık kullanılan tuşlar elin altında.

    • lterlemez :) :\ :( @lterlemez

      Gençler böyle giderse, ileride pek F ihtiyacı olmayacak gibi duruyor. Çünkü çoğu neyi nasıl açıklayacağını bile zor toparlıyor.

    • Muratgunay @muratgunay

      @lterlemez eğitim sistemi çok kötü. Çok iyi değildi ama daha kötü bi hale geldi. Ne zaman düzeltmeye kalksalar daha fena oluyor. Bi ülke seçip belli bi süre içinde uyguladıkları sistemi almak en mantıklısı şahsi kanaatim.

    • lterlemez :) :\ :( @lterlemez

      @muratgunay Ben doğrudan eğitime referans vermemiştim ama haklısınız. Eğitimin de etkisi var, özellikle test sisteminin; benim burada asıl referans vermek istediğim şey, teknolojik iletişim getirmiş olduğu kötü etkiler. Örneğin twitter, tamam amaç farklı ama çoğu ülkede olduğu gibi bizde de haberleşme amacıyla kullanılınca, kurallı iletişimi (yazma, konuşma) çok dejenere ediyor. Facebook, Imgur, mesela, bunlar resmin iletişim aracına dönüşmesine neden oldu. Tamam, aslında güzel bir şey de, her şeyin fazlası zarar....

    • lterlemez :) :\ :( @lterlemez

      @muratgunay Peki video ne olacak diyebilirsiniz? Hemen söyleyeyim, video karşısındaki muhatabın tepkilerini ölçememenize sebep oluyor. Evet, alttan yorumları alabiliyorsunuz ama mimik olmayınca çok da anlam taşımıyor. Heyecanınızı veya kötüleyişinizi yazılarla nasıl aktarabilir siniz ki?

    • lterlemez :) :\ :( @lterlemez

      @lterlemez Siz anlatıyor sunuz, karşınızdaki hep dinliyor.

ŞÜTTE SOSİS

Bu yazıyı yazmamın sebebi bugün sosis diye satılan hiçbir şeyi şahsımca beyenmiyor oluşum. Zira sosis dediğin şey pembe plastik olmak zorunda değil. Yurt dışında çok kaliteli dana sosisleri mevcut fakat bunları Tr de bulmak zor. Ben TR sınırları içinde fas sucuğu (bir tür ev yapımı sosis) dışında keyifle yiyebileceğiniz et tadı ve kokusuna sahip halis dana etinden yaplmış Şütte markasının sosislerini size duyurmak istiyorum. Sosisimiz %100 dana eti ve yağından imal edilmiş yani domuz eti ve katkıları blunmamakta. Son derece lezzetli bir şişlik sosis yani mangalda yaparsanız çok daha lezzetli olur. Yada yağsız tavada baharatlarla ızgaralamak (çok az zeytin yağı sürebilirsiniz.) Bu sosisi gerçek sosis tadını öğrenmek isteyen tüm #Teknomutfak ailesine sunuyorum. #akış Aşşağıda göreceğiniz paket son derece büyük soyulmamış 4 adet sosisten ibarettir ve fiyatı Macro Online da 25 tl dir. Yarım kilodur. Halis ettir. Yerken dana eti yediğinizi anlarsınız pembe kauçuklarla karıştırmayın. Deneyen arkadaşlar bana hak verecektir 🙂 (bu tür yaıların devamını düşünüyorum akışını kirlettiğimi düşünen arkadaşlara engelleme butonu uzak değil.)

Öneri: Sosisleri çevresine çok az halis zeytinyağı sürerek mangal yada ocakta teflonda pişirin (mümkünse döküm tava) her yüzeyi pişmeye yaklaşınca toz biber kekik bir tutam (çok az) zerdaçalı üzerine dökün. Birazda tane kişniş ve öğütülmüş karabiber ile deniz tuzu varsa muhteşem olur. Kaliteli bir hardal (colman's mesela) eşliğinde kızarmış ekmek ve salatayla tüketebilirsiniz. Yanınada Martinelli's elma suyu. Afiyet olsun.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 6 / 24
  • SerhatSoylemez @serhatsoylemez

    Şütte İstanbul ve İzmir'de var Ankara'da yok.

  • z2900 @z2900

    Pek çok yerde şubesi var ürünlerini macro online üzerinden alıyorum

  • Paralelport @paralelport

    Endüstriyelleşmiş ve yığınla yerde satılan et ürünü almam aldırmam. Üzgünüm ama bu sektör kendi kendine etti. Kendi aralarındaki çürükleri ayıklamadılar. Sağlığımızla oynadılar.

    Çekincelerim herkes ile aynı:
    - İthal et. %100 dana bile olsa helal kesim kabul edilmesi için besmele vs çekilmesi gerekiyor.
    - İthal et. Brezilya'dan oradan buradan gelen etlerin hangi antibiyotik ile hangi ilaç ile beslenmiş ineklerden geldiğini iyi biliyoruz.
    - İçine konan malzemeler. Bugün zeytinyağı firması bile şişe içine abuk sabuk malzeme atabiliyor. Rezillik. Bedelini ödeyecekler.

    Para > halkın sağlığı demeyeceklerdi, yenik düştüler. Güvendiğim kasabın ürününü tercih ederim. Hele de kurban vs eti verip kendin yaptırıyorsan..

    • z2900 @z2900

      Pek öyle kasaplar kalmadı daha 2003-2004 yıllarında kasapların eşek eti olayları ayyuka çıkmıştı. Kemal sunalın filmlerindede bu çok vardır. Heleki sosis sucuk üretiminde sizin verdiğiniz kurbanlık etin değişmeyeceği garantisi yok. Çünkü bekletilmesi gereken ürünler. Şütte ithal et kullanmıyor kendisi Türkiyede bir şarküteri markası ve şahsım adına hiçbir ürünlerinde ne mide yanması ne rahatsızlık nede başka bir şey hisettim. Helal kısmı ise benim asla inanmadığım bir nokta binlerce ton üretim yapılan fabrikalarda kimse hayvanların bana besmeleyle boğazlandığına inandıramaz.

    • Paralelport @paralelport

      Kasap işi elbette zor şayet sabırsız adamın teki isen 🙂 Araştıracaksın. Ama zaten ailen oradan yıllardır alışveriş ediyorsa sıkıntı yok. Nasıl hala işinin ehli taksiciler varsa işinin ehli kasaplar da hala yaşıyor 🙂

      Mezbaha işleri maalesef derin konular. Arap ülkelerinde bile gidip güvenerek et veya tavuk yemem ki helal değilse pazarda satılamaz şartı var. Fakat şunu da belirteyim: bir iş karışık ve zor diye taleplerimden vazgeçecek değilim. Bu bakış açısı kötü bir şey. Halk ve sermaye isterse destek versin isterse vermesin. Gider Zuckerberg gibi kendim avlar kendim keserim. İnanmıyorsam gider mezbahaya bilgi alırım. Medyaya yazarım. Gıda şakası olmayan mevzu. Bu kadar kanser vakası hala insanlara ders olmuyor. Helal kesim konusunda bundan titizim; diğer ülkelerdeki rezil et üretimi ülkemize de gelirse ki geldi hapı yuttuğumuzun resmidir.

  • z2900 @z2900

    @paralelport Önemli olan şu üretici ister zeytinyağı üretsin ister sosis şartsız denetimi kabul ediyor mu? Yani aniden denetlenmeyi göze alıyorsa güvenebiliriz. Mesela zeytin iskelesi şartsız denetime tabii adamlara yurt dışından ve ülkemizden resmen baskına gidiyorlar her gitmeyede bir ödül veriyorlar neden? Çünkü adamlar şartsız denetimin hakkını veriyor daime kalite daime doğal lezzet. TR zeytinyağları içinden sadece zeytin iskelesi uluslararası naturel zeytinyağı belgesini alabilmiştir ve bu belge sayesinde organik ürün marketlerinde ve özellikle italyada satılabilmektedir. Bu şartsız denetimi kabul eden (kısaca baskına varız diyen) kuruluşları araştırmak lazım. 🙂 Diğer türlü denetimler haber verilerek yapılıyor. Bunun detayını zeytin iskelesini araştırarak öğrenebilirsiniz 🙂

Bu akşam Amerika saati ile 21:00'da #FearTheWalkingDead'in ilk bölümü yayımlanacak #akış #HaberinizOlsun

BeğenFavori PaylaşYorum yap

imdb en iyi 250 diziyi listelemiş. #akış
http://www.imdb.com/chart/toptv

IMDb Top 250 TV

Top 250 TV on IMDb: Highest-rated TV shows based on votes by IMDb users.
BeğenFavori PaylaşYorum yap

Zamanında beleş diye çok çer çöp oyun aldık İndieGala'dan şimdi rahatsız etmeye başladı. Bunları kaldırmak için Steam'e ticket atmak falan gerekiyormuş ama ben uğraşmak istemiyorum. Bunları kütüphaneden gizlemenin pratik bir yolu var mıdır? #akış

BeğenFavori PaylaşYorum yap

kişisel verilerinizi güvenli şekilde şifrelemek veya geri dönülemez şekilde silmek isterseniz bu program işinize yarar. 1 bilgisayar için süresiz yasal lisans #akış

Free Ashampoo Privacy Protector 2015 (100% discount) - SharewareOnSale

Ashampoo Privacy Protector 2015 offers a new security and privacy protection approach by combining encryption, archiving and trace removal in a single application. You can encrypt files using AES256, create encrypted discs, create self-extracting encrypted archives (which allow you to extract files...
BeğenFavori PaylaşYorum yap

Arkadaşlar Tesla markasının logosundaki yazı fontunu bilen yada ona yakın bi font bilen varmı? #akış

BeğenFavori PaylaşYorum yap

Bu yılki Kocaeli Kitap Fuarında Kodlab yayınevinin tüm kitaplarında etiket üzerinden %50 indirim var, ben kaptım bi kaç tane imkanı olan kaçırmasın. #KocaeliKitapFuarı #Kodlab

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 4 / 8

#nükleer #akış #Akkuyu #Uranyum #Santrali hakkında bilinmeyen 25 SARSICI gerçek

* Mersin Akkuyu, bir fay hattı üzerinde bulunuyor.
* Santrali yapan şirket Çernobil felaketininin sorumlu şirketi: Rosatom.
* ÇED (Çevre Etki Değerlendirme) Raporu sahte imzayla sunuldu, kısa sürede okunmadan kabul edildi.
* Santralin Rus payı %51’nin altına düşmeyecek. Türkiye'nin santrali değil yani.
* Dünyada "en ucuz teklifi veren alır" + "Yap İşlet Sahiplen" modeliyle kurulan tek santral. İşletim sırasında maliyetten kısılacak.
* Dünyada daha önce denenmemiş bir reaktör modeli kullanılıyor.
* Türkiye’nin Rusları denetleyebilecek ya da kalite kriteri koşabilecek kapasitede elemanı yok. Ancak "en güvenlisi olacak" gibi açıklamalar duyuluyor.
* Ruslara 12.5 cent’ten 15 yıl (yani 70-80 milyar dolar) alım garantisi verildi. Dolar her geçen gün artıyor.
* Yakıtta Rusya’ya bağımlı olacak, bizim az olan uranyumumuz kullanılamayacak. Doğalgaz bağımlılığı yerine uranyum bağımlılığı artacak.
* Atıkları bertaraf etmeyi dünyada hiçbir ülke başaramadı.
* Atıklar 100.000'lerce yıl boyunca deprem bölgesi olan Akkuyu su depolarında hasar görmeden korunmak zorunda. Rusya atıkları ülkesine almıyor.
* Olası bir kaza durumunda 500.000.000.000 (500 milyar)$’lık hasarın sadece binde birinden Rusya sorumlu. Tüm masraflar Türkiye’den çıkacak.
* Uranyum yakıt çubuklarının sürekli olarak su ile soğutulması gerekiyor. Soğutma elektrik kesintisi gibi bir sebeple duracak olursa kısa sürede Fukuşima ve Çernobil gibi kazalar meydana geliyor.
* Türkiye tüm ülkeyi kapsayan elektrik kesintisinin sebebini bir hafta boyunca bulamamış bir ülke.
* Türkiye, santrali olmadığı halde 3. seviyeden nükleer kaza yaşayan tek ülke.
* Türkiye, topraklarında (Aliağa) sessiz sedasız radyoaktif gemi sökülüp hurdaları atılan bir ülke.
* Türkiye, topraklarında uranyum işlenip normalin 400 katı radyasyon saçacak halde açık bırakılıp gidilen bir ülke.
* Santralin hidrolik sistem ihalesini “Milletin a… koyacağız” diyen adamın şirketi kazandı.
* Soma facia madenlerine sahip olan şirket bu projenin altyapısında yer alıyor.
* Santral kazasız çalışırken dahi çevreye radyoaktif toz saçacağı için Mersin’de yetişen Çilek, muz gibi gıdalara “radyoaktif atık içerir” etiketi getirilecek.
* Anlaşma teknoloji transferi öngörmüyor, yani Ruslar bize bu teknolojiyi de öğretmeyecek. Silah yaparız diye ümitlenmeyin.
* Türkiye'nin elektrik fazlası olduğu gibi %15 kayıp-kaçak oranı var. Akkuyu ise %2'lik bir katkı sağlayacak.
* Akkuyu bir ihtiyaç değil, siyasi bir tercih. Sadece altyapı şirketlerine gelir kapısı +
Rusya'nın desteğini alma amacıyla yapılıyor.
* Zira Avrupa ülkeleri tüm nükleer santrallerini aşamalı olarak kapatma ve yenilenebilir enerjiye geçme kararı aldı.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 4 / 18