#tsbisikletkulübü #MyWhoosh
Hava koşulları ya da başka engeller yüzünden sürekli bisiklet sürmeye dışarıya çıkamıyorum . Evde olduğumda da evdeki eliptik bisikleti kullanıyorum ancak video/müzikle kendimi oyalamaya çalışsam da inanılmaz sıkılıyorum. En fazla 30 dk katlanabiliyorum.
Bisiklet trainerlarıyla e-sport yarışları yapanların videolarını görmüştüm ancak hangi oyun olduğunu bilmiyordum. Biraz araştırdığımda en yaygın oyunun Zwift olduğunu gördüm. Ancak hız veya güç datasını oyuna aktarmak için trainer veya smart spinbike gerekiyor. Evde zaten eliptik bisiklet varken bir de trainer'a para harcamamak için elimdeki ürünleri nasıl kullanabilirim diye araştırmaya başladım.
HR2VP isimli bir telefon uygulaması buldum. Bu uygulamayı yapan arkadaşın bu gibi durumlara çözüm üreten birçok uygulaması bulunuyor. Bu uygulama benim sorunumu çözdü. Uygulama akıllı bileklik veya saatten aldığı nabız bilgisini watt değerine dönüştürüyor ve kendisi bir watt ölçer aletmiş gibi başka bir bluetooth alete yayın yapıyor.
Kullanım şöyle;
1- Akıllı saatinizi takıyorsunuz ve antrenman modunu açıyorsunuz.
2- Telefon veya tabletten HR2VP uygulamasını açıp bluetooth (BT) cihaz ekle seçeneğinden 1. adımdaki cihazınızı ekliyorsunuz. Not: Bazı cihazları bulamıyor, sadece desteklenen cihazları göster seçeneğini kapatınca tüm BT cihazları gösteriyor ve oradan seçebiliyorsunuz.
3- Kişisel bilgilerinizi girip "Start Riding" butonuna basınca bileklikten gelen nabız bilgisini watt'a çevirmeye başlıyor.
4- Başka bir telefon veya tablette Zwift gibi bir oyun açıp oradan powermeter ekle bölümüne girdiğinizde "HR2VP" cihazı hemen görünüyor ve onu ekliyorsunuz, aynı zamanda heart rate cihazı olarak da görünüyor, ikisine de aynı cihazı ekleyebiliyorsunuz.
5- Oyuna başladığınızda nabız veriniz mükemmel olmasa da idare eder biçimde watt değerine dönüşüyor ve Zwift gibi oyunları oynayabiliyorsunuz.
Uygulama 15 dakikalık kullanım için ücretsiz, ardından ya üyelik satın almanız gerekiyor ya da bir süre bekleyip tekrar başlamanız gerekiyor. Uygulamanın aylık ücreti 30 ₺. Ben denemek için aylık üyelik aldım ve şimdilik memnunum.
Zwift ise inanılmaz derecede pahalı. Aylık 20$ üyelik ücreti istiyor. Almazsanız yalnızca 25km kullanabiliyorsunuz sonra üyelik istiyor. Üyelik almazsanız bir ara km veririz kullanırsınız diyor.
Ben de uygun fiyatlı ürünleri araştırmaya başladım. İnsanlar indieVelo isimli ücretsiz uygulamayı öneriyordu ancak bu ürün geçen sene bir firmaya satılmış ve Zwift ile aynı fiyata üyelik satar hale gelmiş. İkinci bir uygulama olan MyWhoosh'a yöneldim. Birleşik Arap Emirliklerinin desteklediği bir uygulama, tamamen ücretsiz. Bana göre Zwift'ten daha güzel ve kullanışlı. Tabletime indirip kullanmaya başladım. Şimdiye dek 2.5 saatlik sürüş yaptım. Birçok farklı modda kullanabiliyorsunuz. Haritalar gerçek yerlerden esinlenilmiş, meşhur yapıları barındırıyor. Şimdiye dek ondan da memnunum.
Bu yöntemdeki tek sorun 3 farklı cihazla çalışmak zorunda kalmak. Telefonu bir aracı olarak kullanmak yerine uygulamalar arasında veri aktarılabiliyor olsaydı doğrudan saat veya bileklikten oyunun kurulu olduğu cihaza veri aktarabilirdik. Sanırım bunun için oyunların bir API kullanması gerekli ama bu oyunları kullananlar büyük oranda trainer gibi cihazlar kullandığı için böyle bir özelliğin eklenmesi pek olası değil.
MyWhoosh : https://play.google.com/store/apps/details?id=com.mywhoosh.whooshgame&hl=tr
HR2VP: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.bipr.heartrate.virtualpower
Hattın açık olmaması şansızlığınız olmuş. Bu aralar firmalar taşeron çalışan kullanıyor. Bireysel olarak nakliyat firması açıp firmaya kendi aracı ile hizmet ediyorlar. Aras'la böyle çalışan biri bizim bölgeye bakıyor. Tekrar aynı konuma gelmemek için bir şekilde ürünü bırakmaya çalışıyor. Çoğu taşıyıcı içeri bilmediği ve umursamadığı için hızlıca işin halletmek istiyor, sonucu her zaman iyi olmayabiliyor.
Ben de benzerini yaşadım. Cumartesi dağıtıma çıkan kargo teslim edildi diye mesaj geldi ama gelen giden yok. Şubeyi aradım onda da telesekreter çıktı, şubeler haftasonu 3'e kadar çalışıyorlar dedi ve kapattı. Bugünü bekledim, şubeyi aradım dedim "teslim edildi görünüyor ama kargo yok ortalıkta", "Araçta kalmış arkadaş bugün getirecek " dedi. Muhtemelen o gün kotanın dolması gerekiyordu, ya da işi çıktı son kargoları teslim edilmiş olarak işaretleyip dükkanı kapadı. Keyiflerine göre yani.
Ben de "kota doldurmak için işaretlemiştir, bir şey olmaz, gelir pazartesi" dedim. Ama iyi ki şubeye gitmişiz, yoksa birisi alabilirdi ürünü.
Müşteriye "gelin içeri bakın" demeleri de ayrıca sıkıntı. Söz meclisten dışarı, müşteri içeri bakarken oradaki ufak tefek iki kargoyu cebine atarsa ne olacak?
Evet çok doğru. Çalınma ihtimalinin dışında içeriye girip bakan kişi, başkasına gelen kargonun bilgilerine de ulaşmış oluyor. Bütün kargoların üzerinde isim, adres, gelen ürünün adı vs yazıyor sonuçta.