Dreamhack Open 2015 Cluj-Napoca Genel Bakış Takım Değerlendirmeleri

Merhaba arkadaşlar, CS:GO ile yakından veya uzaktan ilginiz var ise, böyle bir turnuvanın varlığından da muhtemelen haberdarsınızdır, zira son günlerde oyuna girdiyseniz eğer oyuncu stickerlarını falan görmüşsünüzdür. Nedir bu Dreamhack derseniz; Dreamhack, Valve-ESL ortaklığında gerçekleştirilen, Dünyanın en iyi takımlarının ve oyuncularının mücadele ettiği, senede 7 kez gerçekleştirilen, $250.000 toplam para havuzunun bulunduğu, oldukça büyük bir turnuvadır. Belki daha önce ESL One Katowice ve ESL One Cologne turnuvalarını da duymuşsunuzdur. Tenisten örnek vermek gerekirse; ESL One turnuvaları Grand Slamlere, Dreamhack turnuvalarını da 1.000 puanlık ATP masters turnuvalarına benzetebiliriz. Eğer hala kafanızda bir şeyler oluşmadıysa bu turnuvanın önemli bir turnuva olduğu bilmeniz yeterli 😀
Değerlendirmeyi yapma sebebim ise katılan 16 takımdan 5'inin şampiyonluk ihtimali olması, yani birazdan kısa özetlerle ele alacağım 5 takım da şampiyon olursa kimse yadırgamaz, son yılların en mücadeleci şampiyonasıyla karşı karşıya olduğumuzu söylemeliyim. Grupları aşağıdaki görselden inceleyebilirsiniz, şimdi takımları incelemeye başlayalım.

1) FNATİC (İSVEÇ)
Fnatic 2015 yılınının en başarılı takımı diyebiliriz, Önce Katowice, daha sonra da Cologne'daki One turnuvalarını alarak başarılı bir sezon geçiren Fnatic her ne kadar Cologne'dan sonra form düşüşü yaşasa da büyük turnuvaların takımı. Dreamhack'in de en büyük favorilerinden. 15 yıllık bir E-Sport geleneğine sahip takım genç oyuncularıyla dinamik ve her takımın çekindiği bir yapıya sahip.

2) TEAM SOLOMİD (DANİMARKA)
TSM takımı son ayların en formda takımlarından, Cologne'da yarı finalde elenen takım daha sonra Dubai İnvitational turnuvasında da finalde 5. maçın sonunda Virtus Pro'ya kaybetmişti ve artık yenilmeye tahammülleri yok, şeytanın bacağını Cluj-Napoca'da kırmak istiyorlar ve aç bir kurt gibi turnuvaya saldıracaklarından eminim. Bakalım bu kazanma hırsı onlara zafer mi yoksa hüsran mı getirecek.. Fakat şunu söyleyebilirim, eğer kazanma hırslarını doğru kanalize ederlerse turnuvayı domine etmeleri içten bile değil.

3) Virtus Pro (POLONYA)
Virtus Pro, CS tarihinin en uzun süredir birlikte oynayan takımlarından, tam bir tecrübe yumakları, aynı zamanda istikrar abideleri, Hem 2014, hem de 2015'de ESL One turnuvalarında yarı final yaptılar, çok uzun yıllardır üst seviyede oynuyorlar ve bu hiç kolay bir şey değil. Cologne'dan sonra Dubai'de zafere ulaşarak ''biz hala buradayız'' mesajı verdiler ve bu turnuvaya da formda bir şekilde geliyorlar. Sezon maçlarında bazı oyuncularda form düşüklüğü görülse bu turnuvanın favorilerinden, taraftar desteği pashaBiceps, TaZ gibi sempatik bir oyunculara sahip olmaları sebebiyle diğer takımlara göre daha fazla. Eğer bunu avantaja dönüştürürlerse turnuvada söz sahibi olabilirler.

4) NİNJAS İN PYJAMAS (İSVEÇ)
NiP, 2012'de CS:GO takımı kurulduktan sonra 2014'ün ortalarına kadar ortalığı kasıp kavurmuş bir takım, f0rest ve GeT_RiGhT gibi uzun 6 yıldır birlikte oynayan ve bu oyunun Murat Gamsız ve Levent Pekcan'larına sahipler (Uyum açısından söyledim :D) Cologne'daki çeyrek final hezimetinden sonra eski NiP efsanelerinden heatoN'ı koçluğa getiren takım kendileri adına 2015'in en iyi performasını gösterek turnuvaya gidiyor. Bireysel olarak form durumları çok yüksek ve 5 takım arasında en iyi taktik yapan takım. Aynı zamanda bu oyuncular çok yüksek oyun zekasına da sahip ve oyunu iyi bir şekilde okuyabiliyorlar. Zor bir grupta olmaları da avantajları, gruptan çıktıklarında oyunları yüksek seviyede olacaktır (Aynısı Virtus Pro için de geçerli). Benim de fanı olduğum takım, son yıllarda gelen üst üste başarısızlıklara son vererek tahtını hemşehrisi Fnatic'ten geri almak istiyor ve DH 2015 Cluj-Napoca bunun için çok uygun bir turnuva.

5) TEAM ENVYUS (FRANSA)
Bu 5 takımın içinden en ilginç takım olan Envyus, turnuvadan turnuvaya değişiklik gösteren performanslarıyla ne yapacağı kestirilemeyen takımlardan, ESL One Cologne'da limitlerinin en üstünü gösterek final yapan takım, Dubai'deki turnudaki varlık gösteremeden elenmişti. Bireysel olarak tecrübeli oyunlara sahipler, Happy, Kioshima yüksek oyun zekasına sahip oyuncular ve agresif bir oyun yapısına sahipler, günüde olduklarını izlemesi keyifli ve yenilmesi zor olan takımın performansını merak ediyorum.

*Turnuva bugün başlıyor, hatta şu sıralarda Fnatic-Vexed Gaming maçı oynanıyor, Eğer Steam hesabınız Twitch hesabınıza bağlıysa maçları izlerken hatıra kutusu da düşüyor, Maçları oyun üzerinden de Twitch üzerinden de (http://www.twitch.tv/dreamhackcs )takip edebilirsiniz, iyi seyirler.
** İlk gün takvimi eklendi, görseldeki saatlere 1 saat 40 dakika ekleyerek Türkiye saatini bulabilirsiniz.

BeğenFavori PaylaşYorum yap

Timberman

Merhaba arkadaşlar, bugün sizlere fiyatına göre oldukça fazla zevkli, mobil platformlardan Steam aracılığııyla bilgisayarlarımızda yer edinmeyi amaçlayan, indie mi indie, şirin mi şirin 8 bit bir oyun tanıtacağım.
Oyunun tek amacı şu: Siz oduncusunuz, yapmanız gereken tek şey ise dallara takılmadan sağ-sol yaparak kütüğü kesmek. kütüğü kestiğinizde ise1 puan alıyorsunuz. Eliniz alıştıktan sonra patır patır giderek saniyede 3 bile kestiğiniz oluyor. Dediğim gibi, dikkat etmeniz gereken tek şey dallara takılmamak. Oyunda single player ve multiplayer olmak üzere 2 tip mod var. Single player'da tek rakibiniz kendiniz. Yani kendi rekorunuzu geçmeye çalışıyorsunuz sürekli, multiplayerda ise takibi başkalarıyla eş zamanlı oynarak, hata yapmadan yüksek skor yapmaya çalışıyorsunuz. Multiplayerda iki türlü rakibinizi alt edebilirsiniz. İlki dikkatli bir şekilde kütüğü keserek rakibinizin hata yapmasını beklemek. Yalnız burada dikkatli olunması gereken bir konu var, oyunda çok yavaş oynanmasın diye güç barı gibi bir şey var. Yani rakip çatır çatır kütükleri keserken siz orada aman dikkatli gideyim de adam hata yapsın diye uyuşuklanamıyorsunuz. Rakibin güç barı sizi de hızlı hareket etmeye itiyor. Ne dediğimi şuan tam anlamamış olabilirsiniz ama multiplayerda oynadığınız zaman ne dediğimi anlayacaksınız.
Rakibi yenmenin iki yolu var dedik, ilkinden bahsettik. İkincisi ise son anlattığım olayla bağlantılı, rakibinizin yavaşlığından faydalanıp hızlı bir şekilde kütükleri keserek güç barınızın dolmasını sağlamak. Peki rakibi yenmek dedik, onu dedik, bunu dedik. Bu ''maç''lar nasıl oynanıyor? 3 galibiyet alan maçı kazanıyor. Yani 5 el üzerinden oynanıyor, 3 yapan da maçı kazanıyor.
Lafı fazla uzattık, oyun normalde 2 TL fakat şuan %10 indirim var, 1.80 TL'ye alınabiliyor. Özellikle arkadaşlarla oynamalık, bağımlılık yapan oyunlar familyasından gelen bu yapım benim çok hoşuma gitti. Sizin de beğeneceğinizi düşünüyorum, en azından bir şans vermenizi tavsiye ederim. http://store.steampowered.com/app/398710 #steam #akış

BeğenFavori PaylaşYorum yap

Roccat Power Grid PC ve Mobil Uygulamaları

#akış Merhaba arkadaşlar, Roccat firmasını bilenleriniz vardır. Amazon'da falan öylesine gezerken egzantirik mouselarına belki rastlamışsınızdır. Bende yakın zamanda sitelerinde dolaşırken Power Grid adlı uygulamalarını gördüm ve gayet hoşuma gitti. Uygulama, siz oyun oynarken sistem bilgilerini ve sizin özelleştirdiğiniz doğrultuda değişik özellikleri telefonunuzda göstermeye yarıyor. Tabii bunun için aynı ağda bağlı olmanız lazım. Logitech Arx Control'ü de muhtemelen duymuşsunuzdur , o da basit bir şekilde o anki sistem bilgilerini anlık olarak telefonunuzda gösterir. Murat Gamsız deyimiyle sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim, Arx Control, Power Grid yanında oyuncak kalıyor. Power Grid, o anki Download-Upload işlemlerinden tutun da disk kapasitesini göstermeye kadar gayet ayrıntılı bir şekilde sistem durumunuzu anında telefonunuzda gösteriyor. İşlemci, RAM kullanımını saymıyorum zaten. Bunun yanında masaüstü uygulamasından daha başka neler gösterileceğini de siz belirleyebiliyorsunuz, örneğin ben ses kontrolü ve Windows tuşları (Windows 7 diyor ama 8.1 ve 10'da da sorunsuz çalışıyor) onları seçtim.
Fakat beni acayip etkileyen bu özellikler değil. Sitesini biraz daha kurcaladığım da download kısmınında çeşitli oyunların kontrollerinin telefondan yönetilebildiğini gördüm (http://www.roccat.org/en-US/Products/Gaming-Software/Power-Grid/Store/Grids/ ). Onlarca oyunun ve Windows uygulamalarının pratik komutları buradan bulunabiliyor. Mesela CS:GO'da ekran alıntısında da görüleceği üzere CT ve Teröristlerin para durumuna göre otomatik silah alma seçeneği var ( CT low'da Five-Seven alıyo, Full'de saçma bir şekilde SSG alıyor; T low'da P250, Full'de AK-47 ve Armor alıyor. Bomba ekranında duruyor ordan bomba alıp işi bitiriyorsunuz) Screenshot alma ve takım mesajı gönderme gibi bu işleri oldukça kolaylaştıran harika bir arayüz gerçekten de. Dahası onlarca oyunda bu destek mevcut. Bende incelemeyi yazmak için siteyi bir kez daha gezerken ETS 2 için de bir arayüz buldum ve onu da ekledim. Yalnız burada bir sıkıntı devreye giriyor. Mobil uygulama ücretsiz fakat 4'ten fazla sekme eklemeye çalıştığınız anda her sekme için 2 TL istemeye başlıyor. Uygulama çok yararlı ve ücretsiz olduğu için buna da bir şey dememek lazım. Mesela Windows tuşları sekmesinden feragat edilerek 2 oyun+ anlık sistem durumu+ ses ayarları gibi bir 4'lü kombinasyon benim işimi fazlasıyla görür açıkcası. Uygulamada Facebook ve Skype bildirimlerini alma seçeneği de var ama ben pek gerek duymadığım için hesabımı bağlamadım. Bu tarz programlardan bildirim gelmesini istiyorsanız da hesabınızı ekleyerek masaüstü bildirimleri alabilirsiniz. Ama kullanmadığım için düzgün çalışıp çalışmadığı hakkında bir şey diyemem.
Velhasıl kelam, Roccat Power Grid PC ve Android uygulamaları oyun oynama deneyiminizi gayet artıran, ücretsiz, işlevsel birer yazılımlardır. Bu tarz bir şey arayanların kesinlikle denemesi gereken yazılım. Puanım ise 9. Çünkü PC uygulaması biraz yavaş çalışıyor ve boyutları ayarlanamıyor. Fakat bunlar sunduğu özelliklerin yanında dikkate bile alınmaması gereken şeyler. Yeni güncellemeyle bu ufak sorunların ortadan kalkacağını düşünüyorum. Sorularınız olursa cevaplamaya çalışırım.
PC uygulaması indirme linki: http://www.roccat.org/en-US/Products/Gaming-Software/Power-Grid/Home/
Android uygulaması indirme linki: https://play.google.com/store/apps/details?id=org.roccat.powergrid
İOS uygulaması indirme linki: https://itunes.apple.com/us/app/roccat-power-grid/id663679239?mt=8
Windows Phone şuan için yok. Çıkacak denmiş ama belirli bir tarih yok. Konu linki: http://power-grid-forum.roccat.org/viewtopic.php?f=16&t=329

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Mustafa Sakallı paylaştı.

Calibro Basic E-kitap okuyucu inceleme

Uzun zamandır aklımda olan ama sürekli olarak ertelemiş olduğum bir ürün aslında e-kitap okuyucu.

Kitap okumaya yeni başlamış birisi olarak son 1-2 yıldır yıldır kitap okuyorum ve almış olduğum bu kitapları hiç bir zaman doğru dürüst muhafaza edememişimdir.
Ya evde bir köşede duruyordu yada birilerine hediye etmişimdir. Yani kütüphane kültürüm yok, saklama isteğim de yok kitapları, Ayrıca evimden uzak olduğum için kitapları taşımak
eve göndermek benim için büyük bir zulum idi.

Bu cihazın atası olarak Kindle, oldukça başarılı gözüken bir cihaz, aslında cihazdan çok servisleri ile ön plana çıkıyordu o ürün çünkü arkasında Amazon var.
Güzel cihaz olmasına karşın pahalı bu nedenle en başta Kindle'dan uzaktım her zaman.

Son zamanlarda yeni bir kitap arıyordum ( taht oyunları serisinden sonra) ama yine muhafaza şartlarını düşününce sürekli olarak vazgeçiyordum ve fiyatları konusunda da pek hoşnut değildim.
sonra bir anda aklıma neden e-kitap okuyucu almayayım dedim ve araştırmaya başladım. Daha doğrusu araştırmaya başlamadan önce direk aklıma Calibro markası geldi.
son zamanlar reklamlarından olsa gerek aklımda yer almış, ardından calibro'nun web sitesinden cihazın özelliklerine ve servisine bakmaya başladım.
Babil.com bize 2 farklı ürün sağlıyor. Bu ürünler aslında farklı bir e-kitap okuyucu üreticisinin ürünü, babil.com bu hazır ürünleri direk olarak alıyor ve kendi servisini sağlıyor ve
cihazlara kendi yazılımını yüklüyor. 2 ürünün özellikleri birbirine çok benziyor, aralarında sadece 1-2 fark var. Ürünleri isimleri ise Calibro Basic ve Calibro Touch lux.
Calibro Touch lux de çözünürlük biraz daha yüksek, dokunmatik ve üzerinde ışık var. Buna karşın fiyatıda 100 lira daha pahalı. (basic ürünü 149 tl). Arasında farka göre sunduğu özellikler
kesinlikle güzel ama bana göre gerekli değildi. Bu farkların dışında yazılımsal ve fiziksel olarak bir fark yok 2 cihaz arasında.

Calibronun kendisine özel mağazası var bu yönden Türkiye'de bir ilk ve bu yolda Türkiye'nin Kindle olma yolunda, en azından servisi bakımından.
Mağazada hatrı sayılır kitap var ama hep eski kitaplar ve roman bakımından oldukça fakir, çoğunlukla telif hakları ortadan kalkmış kitaplar ve bazı yayınevlerinin sağladığı kitaplar var.
Fiyatlar bakımından ise oldukça ucuz. Gördüğüm kadarı ile en pahalı kitap 15 lira civarı idi.

E-kitap konusunda Türkiye çok geri, son zamanlarda bir artış konusu söz konusu fakat bu halen yeterli değil. E-kitap sağlayan siteler ise; D&R-kitapyurdu.com-babil.com-idefix.com.
Babil.com zaten calibro'nun mağazası. Diğer sitelerde kitapları çok pahalıya satıyorlar, mesela normal hali 25 lira iken e-kitap halini 20 liraya veriyor. Gerçekten çok yüksek bir fiyat bu.

Neyseki bu sitelerin dışında da kaynaklarımız var. Ücretsiz olarak sağlayabileceğimiz. Ekşi Sözlük e-kitap meritokrasi, https://eksisozluk.com/e-kitap-servisi-meritokrasi--4578952
İşin özeti kullanıcılar kendi arasında bir torrent ağı oluşturmuşlar ve bu ağa yetkili kişiler kitapları düzenliyor ve koyuyorlar. Şuan depoda 2300 kadar kitap var ve tamamı Türkçe.

Cihaza gelicek olursak, Teknik detayları;

Cihazda 1 Ghz işlemci, 256 MB RAM, 4 GB dahili depolama ve wifi bulunuyor. Aynı zamanda microsd kart takılabiliyor.
İlk bakışta bu özellikleri oldukça düşük olduğu düşünülsede bir kitap okuyucu için oldukça makul ve yavaşlık hissetmiyorsunuz.

Cihazda 802.11n destekli bir wifi var ama sadece mağaza kullanımı için var. Aslında cihaz üzerinde bir de tarayıcı var fakat hem ekran teknolojisi nedeniyle ve tarayıcı için yavaş kalması nedeniyle pek kullanıma elverişli deği. Sadece yazı içerikli bir web sayfası için sorun teşkil etmiyor. (yinede yavaş)

Cihazın içinde yüklü olarak, basit uygulamalar geliyor; hesap makinesi, yılan oyunu, not defteri, rss, saat-takvim, santranç, sudoku, sözlük, kağıt oyunu, tarayıcı, galeri,

Kullanılabilecek ve yararlı uygulama olarak sürekli kullancak olduğum uygulama ise RSS ve sözlük olacaktır. Sözlük uygulaması ise oldukça yararlı kelime bazllı çeviri yapabiliyor.

Cihazı 3-4 gündür kullanıyorum ve sürekli olarak açık idi. Bu kullanım süresince %100 den %96 ya düştü. ekran teknolojisi nedeni ile kullanılmadığında neredeyse hiç şarj harcamıyor. Sadece ekran yenilendiğinde şarj harcıyor. Üretici verilerine göre wifi kapalı iken 30 güne kadar şarjı dayanıyormuş.

Üzerinde sadece 4 tane tuş var. ileri-geri, ok ve güç-uyku tuşu var. Tüm işleriniz için yeterli bir tuş takımı.

Ekran kalitesine gelicek olursak, sanki bir kitap okuyormuşçasına benzer bir durum var. Ekran zaten siyah beyaz ve daha önce bu tür bir cihazı görmemiş birisine gösterseniz, ekranına bir gazete kağıdı yapıştırılmış sanabilir. alışık olduğunuz ekran teknolojisinden çok farklı, bir kitap sayfasına bakıyormuş hissini veriyor.

Açılış ve kapanışı ise müthiş derecede hızlı sadece 1-2 sn sürüyor açılıp kapanması. Ağırlığına gelecek olursak, elimdeki telefondan ( sony xperia z ) daha hafif fakat dayanıklı

Son olarak, ben üründen oldukça memnun kaldım. Bu iş için yeterli bir ürün, tek eksik e-kitap olayının yaygınlaşması ve günceli yakalaması

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 6 / 22
  • Fatih @fatihy

    aldığım günden bu yana sadece 1 defa tam şarj ettim. bunun dışında ayda 1-2 defa kitap atarken bilgisayara bağlıyorum ve 10 dk kadar bekliyor.
    açıkçası son zamanlarda çok kitap okuduğum saöylenemez ama haftada 1-2 saat kadar okuyorum
    bu yüzden bekleme konumunda hiç şarjı gitmiyor.

  • Recai @recai

    inceleme icin tesekkurler, ne zamandir erteledigim e-kipta okucuyu alma asamasina geldim sonunda. Uzun arastirmalar sonucunda (ki senin incelemende yardimci oldu...) vardigim birkac sonuc;
    - yeni pearl ekran teknolojisi olmali
    -Wifi teknolojisi cokta gerekli degil ama yabanci kitap okurken sözluk icin fena olmaz
    - Boyut olarak cebe sigacak pcoket book tarzi ve daha buyugu arasinda kaldim
    Okurken genelde gözluk kullanirim, sanirim kucuk ekranli birsey almam
    - Sade ve uzerinde cok fazla tus olmayan birsey olacak
    - Hafif olmali
    - Kitap formati konusunda PDF ve diger formatlari desteklemeli cunku genelde dunya klasikleri veya eski kitaplari turkce okumayi severim...

    Bakalim ben ne marka model alacagim 🙂

    • Fatih @fatihy

      basic modeli hafif-küçük-3 tuşu var-pdf açar-sözlük var-wifi var

      tek eksisi sölük kullanıcaksan dokunmatik olmaması tuşlarla seçiyorsun kelimeyi
      ama dokunmatik olanından alırsan sorun çözülür.

  • Deniz @darkblack

    kindle'ların en önemli ayırt edici özelliği bana kalırsa "Send to Kindle" özelliği ve size verdikleri @kindle.com uzantılı mail adresine mail atarak, mail başlığına "Convert" yazdığınız takdirde eke koyduğunuz dökümanları .mobi uzantısına dönüştürerek kindle cihazınıza indirmesi. bu birçok işi çok kolaylaştırıyor. calibro'nun ise en önemli özelliği çok fazla dosya formatını açabiliyor olması ve fiyatı. calibro hem .epub hem .mobi hem de pdf açabiliyor. ekranı kindle ile yarışır düzeyde değil ama çok da rahatsız edici durmuyor. touch lux modelindeki aydınlatmayı kindle paperwhite'daki patentli aydınlatma teknolojisi ile karıştırmamak lazım, sadece ışığı var diye touch lux almak yerine paperwhite tercihi çok daha yerinde olur. calibro'da epub okumak isteyen ve ucuz olsun diyene hitap ediyor. epub ile işiniz yoksa kindle touch çok daha mantıklı bir tercih olacaktır.

  • Barış Türkeş @bariscanturkes

    Bende calibro basic modelini almaya karar verdim , açıkçası bulduğum türkçe e-pub arșivi beni almaya itiyor. 2 yıl olmuș önerir misiniz hala günümüz koșullarında. Tek beklentim korsan e-pubları yazıda bi bozukluk olmadan hızlı sayfa geçișleriyle gösterebilmesi. @fatihy

Mustafa Sakallı paylaştı.

SHAREit kablosuz dosya aktarım uygulaması

Usb kablolarından veya Airdroid'den sıkılanlara ilaç gibi gelecek bir uygulama. Mobil cihazlar ve bilgisayar arası hızlı dosya alış-verişi için tasarlanmış SHAREit, çok basit ve kullanışlı bir arayüze sahip. Bağlantı için cihazların wireless donanımlarının açık olması yeterli, herhangi bir şifre, kod vs. girmeniz gerekmiyor. Alıcı cihazda "Al (Receive)" butonuna tıklıyorsunuz daha sonra gönderici cihazda "Gönder (Send)" butonuna tıklayıp göndermek istediğiniz dosyaları seçiyorsunuz ve radar şeklindeki arayüzde etraftaki uygun cihazlar beliriyor az önce "Al" butonuna tıkladığınız cihazı seçerek aktarımın başlamasını sağlıyorsunuz hepsi bu kadar.

İyi yönleri:
Sadece dosyaları değil telefondaki uygulamaları da paylaşmak mümkün.
Bütün platformlar destekleniyor.
Aynı anda birden fazla dosya gönderilebiliyor.
Aynı anda 5 cihaz bağlanabiliyor.
Gayet hızlı.
Türkçe dil desteği.

Kötü yönleri:
Telefonda dosya aktarımı sırasında wifi interneti kesiliyor.

http://shareitnow.businesscatalyst.com/

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 5 / 17

VMware Player-Sanal Makine Programı

Öncelikle benim gibi VirtualBox’ı çeşitli sebeplerle kullanamayan birisi için ücretsiz kategorisinde VirtualBox’a alternatif niteliğinde olan bu programın çok kolay ve kullanışlı olduğunu söylemek istiyorum. Resimde görüldüğü gibi basit arayüzü ve anlaşılır kurulum basamaklarıyla işlerinizi gayet kolaylaştıran bi yazılım. Herhangi bir kurulum yapmaya başladığınızda önerilen ayarlarla karşınıza gelen kurulum aşamaları ‘’Next, Next’’ mantığıyla bile işleminizi tamamlamanıza olanak sağlıyor. Kendimden örnek vermek gerekirse Ubuntu kurarken karşıma gelen önerilen ayarlar, benim gibi basit kullanıcıların oldukça işine yarayabilen bi özellik. Sadece değiştirdiğim ayar RAM miktarı oldu, 512 MB önerdiği halde ben 2048 MB yaptım, değiştirdiğim özellik sadece bu oldu ve herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadım..

Programın pek bir eksisi yok, ancak kıl olduğum noktaları var onları belirteyim. Öncellikle programın bir araç çubuğu var, bunu gizlemek mümkün ancak gizlendiği zaman bile küçük mavi bir çizgi orada duruyor. Koyu renkli bir arkaplan seçildiği zamanda sırıtıyor haliyle. Benim gibi detaycı bir insanı rahatsız edebilecek bir ayrıntı. 2. Kıl olduğum nokta ise sanal sistemlere parola gireceğiniz zaman, Türkçe klavye çalışmıyor. Yani parolanızda ‘’i,ç,ğ’’ gibi harfler varsa bunlar girilmiyor parola ekranına, ‘’i’’ yazmak için ‘’ı’’ ya basmak gerekiyor yani. Diğer bi nokta ise sistemler Türkçe olmuyor, VirtualBox’da da aynı şey mi oluyor bilmiyorum ama sistemleri İngilizce kullanmak zorundasınız. Hem Windows’ta Hem de Ubuntu’da Türkçe yapmaya çalıştığımda olmuyor, her zaman İngilizce’ye dönüyo dil, bence büyük eksiklik. Dediğim gibi VirtualBox’da da aynı şey oluyor mu bilmiyorum. Ayrıca bunun bi de ücretli versiyonu var. ‘’VMware Worksatiton 10 ‘’ diye, o daha çok profesyonel kullanıcılara yönelik, yani bu program basit kullanıcının her işini karşılar.
Sonuç olarak program gayet basit, kullanımı kolay ve ücretsiz. Ev kullanıcısını yarı yolda bırakmayan kolaylığıyla benim oldukça beğenimi kazandı, 10 üzerinden 8.

Not: Kurulum aşamaları resimlerde gösterilmiştir
Not 2: İnce menü çubuğunun ekran görüntüsünü alamadığım için paint de temsili çizgi çizdim, ancak orjinaline çok benzedi emin olabilirsiniz 😀 Özellikle boyutları cetvelle ayarladım 😀

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 7 / 8

Logitech MK260 Kablosuz Klavye-Mouse Seti

Arkadaşlar ürün bugün elime geçti. Kullandığım 2 saat boyunca ilk izlenimlerin çok olumlu oldu. Öncelikte hem klavye de hem de farede Logitech kalitesini hissediyorsunuz. Klavyenin tuşlarına basmak oldukça kolay ve rahat. Tuşlar yumuşacık elinizde hiçbir problem olmadan saatlerce kullanabilirsiniz. Klavyede en çok beğendiğim özellik ise yukarıda bulunan 8 tuşluk kısayol tuşları. Özellikle müzik dinlemeyi seven birisi olarak sesi açma ve kapama tuşları çok işime yaradı. Genel kullanımdan bahsedecek olursak klavye çok hafif. Çok rahatlıkla taşınabiliyor. Arkada bulunan ayaklar ise düz zeminde yazım işlemini daha da kolaylaştırıyor. Cihaz iki kalem pille çalışıyor. Kutudan çıkan Logitech broşüründe iki pille 24 ay kullanım süresi biçilmiş. Ne kadar doğru artık göreceğiz. 😀 Fareye gelecek olursak fare bize ekstra özellikler vadetmiyor. Bildiğimiz sorunsuz bir wireless fare işte 🙂 Ancak ürünün tasarımını çok beğendiğimi söyleyebilirim. Gerçekten çok şık ve albenisi olan bir tasarımı var. Ürün 1 pille çalışmaktadır. Şuan için herhangi bir çekim sorunu görmedim. Evin içinde en fazla 5 metre uzaktan denedim çekiyor mu diye bana mısın demedi aynı şekilde çalışmaya devam etti. Muhtemelen daha da uzaktan çekiyordur ancak ben en fazla 5 metre uzaklıktan denedim. Sonuç olarak ben bu ürünü uygun fiyatlı ve Logitech olduğu için tercih ettim. İsabetli bir karar vermişim çünkü elinize alır almaz Logitech kalitesini hissediyorsunuz. Ancak eleştirdiğim tek nokta USB bağlantısının büyük olması. Kullanışlılık açısında biraz daha küçük olması ürüne 10 puan vermeme yol açacaktı ama şuan benim için sorun teşkil etmiyorum. Sorusu olan varsa elimden geldiğince cevaplamaya çalışırım 😀

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 6 / 8

Dell İnspiron 15R 5537

Merhabalar. Bu ürünü alalı yaklaşık 3 ay oluyor. Size 3 aylık izlenimlerimi paylaşmak istiyorum. Öncelikle ürünün genel özelliklerinden bahsedeyim. Cihaz İntel i5 4200U işlemciye sahip. 1.6 gh hıza sahip, Turbo Boost ile 2.6 gh hıza kadar çıkabilmektedir. Üründe 2 ekran kartı kullanılmaktadır. Birincil ekran kartı İntel HD Famiy 4400, İkincil ekran kartı ise AMD Radeon HD 8670M'dir. Sabit disk olarak 1 TB kapasiteye sahip, yaklaşık 900 gb boş olarak size geliyor. Ürün 15,6 inç boyutundadır. Şimdi ise size kullanıcı deneyimlerimden bahsetmek istiyorum. Cihazın fiziksel yapısı gayet şık ve göze hoş gelen alimünyum kasa kullanılmış. Tasarımda eleştireceğim tek husus tuş takımları ve CD-Rom'unun kalitesi. Üründeki tuş takımlarının çok kaliteli olduğunu söylemek zor, aynı şekilde CD-rom'unun da. Elinizde kalacakmış hissi uyandırdığını söylememde fayda var. Ancak bir mouse-klavye seti alacağım ve bilgisayardaki tuş takımlarıyla çok muhatap olmayacağım. Bu yüzden cihazı bu yönüyle yerden yere vurmak haksızlık olur. Oyun performansına gelirsek denediğim tek oyun FİFA 14. Medium ayarlarda ikincil ekran kartımda oynadığım zaman hiçbir takılma problemi yaşamadım. İleriki zamanlarda yeni oyun yüklersem ayrıntılı bir şekilde, FPS değerleriyle birlikte bu açıdan tekrar ele alacağım. Pil ömrüne gelirsek sadece internette gezinmeyle rahat 5 saati gördüm. Henüz bataryayı sadece oyunda bitirmedim, ancak pil ömrü beklentilerinizi karşılayacaktır. Ürünün fiyatına gelirsek Media Markt mağazasından 1600 TL'ye aldım. Ancak İstanbul Bilişim, PC depo gibi sitelerde 1450 TL gibi fiyatlara bulunabilmektedir. Sonuç değerlendirmesine gelirsek cihaz verdiğiniz paraya değecek performansı gösterecektir, alternatifi bulunmaz demiyorum ancak Dell gibi bir şirketin ürününü aldığınız için memnun kalmamanız zor gözüküyor. Tek eleştireceğim nokta ise tuş takımlarının ve CD-Rom'un 2. kalite diyebileceğim malzemelerden yapılması.

BeğenFavori PaylaşYorum yap