Yaptırıyor da sonuca müdahale edemiyorsun. Buna değinen pek kimse yok. O hâliyle bir işine yarıyorsa yarar yoksa yine uğraştırıyor tekrar kes biç toparla derken. Düzenlenebilir bir formatta vermesi daha faydalı olur. Non-destructive çalışma her şeydir. Görseli ele alma biçimi belli değil. Katman katman mı yapıyor, tek seferde mi yapıyor, ne aşamalardan geçiyor? Doğal olarak karmaşık bir süreçten geçebileceğinden izlediği tüm yolu tek tek veremeyebilir. Bize anlamsız gelebilecek saçma passler yığını yine kullanışsız olur. Fakat temel seviyede ön plan, arka plan, bunları nasıl harmanlamış gibi insan tarafından okunup kullanılabilecek bir versiyonu üretmesi şart. Verdiği çıktıyı doğrudan değiştirebilelim ki, o sayede iş rutinine dahil edelim. Bir süredir bunun üzerine yaptığım düşüncelerden biri şöyle: belki bazı kişilerin eserlerine atıf yapabilecek mekanizmaya kendiliğinden sahip olacak ve kaynaklarıyla birlikte etiketleyecek. Diyeceğim ki CC0 olanlar hariç projeme dahil etme, creative commons olanlarla bağdaştırdığın kısımların rengini değiştir, şu katmanları tekrar işle, bilmem kimin tarzında yaptığın yüz çizimini tekrar yorumla ve göz rengini ayır vs. gibi daha detaylı olmasını bekliyorum. Bu özellikler klasik araçlarla da entegre olursa yeme de yanında yat. İşte o zaman derim ki bu zamandan kazandırır, elimiz ayağımız olur.

Ben bundan değil, bazılarının sadece dıştan bakarak durumu sanatçılar kazan kaldırdı noktasına çekmelerinden hoşnutsuzum. Ortada yeni bir oyuncak ve getirdiği sorunlar var, ortak bilinçle hareket edip her yönüyle tartışılmasını sağlamak her mesleğin kendi yararına olur. Adını koyamadığım bir kin seziyorum. Desteklemek yerine küçümseyip, günde bin beş yüz defa hattat goygoyu yaparak dalga geçenleri gördükçe şaşırıyorum. Hayır komik de değil. Sanki esnaf tarafından kazıklanmışlar da artık ai ilah geldi ellerinden kurtuldular gibi tavır içindeler. Ne çektiniz abicim anlamadım ki? 😀 Kapı kapı dolaşıp 10 liraya ateş atan logo mu yaptıramadınız? Bu kadar lakırdıyı günlük hayatta her gün lanet ettikleri diğer olumsuz olay ve birtakım kişilere karşı yap(a)mamalarına ve bahsettikleri problemlere hazır cevap olmak dışında bir çözüm üretmemelerine hayretle bakıyorum. Hepsinin içine minnak kapitalist kaçmış herhalde ya da ütopik bir cennette olduklarını hayal ediyorlar. Hiçbir güzelliğin hayır için olmadığı unutulmamalı. Bu işin sonunda en büyük verimi biz sıradan insanlar değil musluğun başını tutacak olan, varlığını bu araçların üstüne inşa eden teknoloji devleri elde edecek. Bugünden millet susarsa sorunların hiçbiri konuşulmaz ve baskı olmaz. Öyle bir ortamda kuralı bunları sana sunan, muhtemelen de ilk büyüyen kimse o koyacak. Sanırım bu arkadaşlarımız öyle bir sentetik dünyada daha mutlu olacak. O zaman göbek atarlar saniyenin 1000'de birinde portremi yaptırdım, masaüstüme wallpaper çizdirdim diye. 🙂 @mehmury de değinmiş yazısında. El atılması gereken çok alan var. Yasal kısımlarından, işçilerin haklarından tutun da etik değerlere kadar. Ama ben bu zihniyetin kaynağını çok iyi biliyorum. Toplumda kitap okuyana, ne gözle bakılıyorsa bu fikirlerin de aynı kökenden geldiğine kalıbımı basarım. Biraz kedi-ciğer durumu.