Batman: Arkham Knight

Başıma gelecekleri bilmem mümkün müydü? Kaç kez hayatımı riske atmıştım bu karanlık ve yaşanılmaz şehir biraz olsun düzeltmek için? Kimleri riske atmıştım? Veya daha neleri kaybetmem gerekecekti, ihtiyar Alfred'in sözlerini dinlemem için. Bu şehre belkide yapabileceğim en büyük iyiliği yapıp onları akli sorunları olan bir palyaçodan kurtarmıştım ve biliyorum rahatlamış hissetmeliydim belki ama nedense dokuz ay boyunca bir his yakamı bırakmıyordu. Şuanda bunu çok net bir şekilde görüyor olmama rağmen hep kendime soruyorum. Acaba başka bir yolu var mıydı?

Bazı oyunlar vardır hayatınız boyunca unutamazsınız ve onlardan o kadar zevk almışsınızdır ki başka bir oyuna bakarken dahi kendinizi o oyunu ararken bulursunuz. Batman Arkham serisi işte benim için tam olarak bu oyun kategorisine giriyor. İlk Batman oyunum olan Batman ve Robin'in oynanışını şimdi dahi izlediğimde geriliyorum. Öyle bir oyundu o benim için, arkamdan "buz adam" gelirken ölmemek için korka korka oynadığım bir oyun. İşte düşünün nasıl bir dönemde nasıl bir grafikle oyun oynuyorduk üstüne bir de o oyundan geriliyorduk(bilmiyorum aranızda benim gibi bu oyundan korkan garip insanlar var mı ama..). O zamanlarda elimde Outlast olsa büyük ihtimalle kalpten giderdim. Ama o başka bir yazının konusu.

Bu oyuna başlarken aklımda çok soru işareti vardı çünkü neredeyse her oyunda kendini gösteren ve oyunu alıp giden Joker ne yazık ki bu oyunda olmayacaktı. O ünlü Kara Şovalye filminden sonra zaten herkes için Joker vazgeçilmez bir kötü adam oldu ancak benim için yeri çok farklıdır ve ben Mark Hamill'in seslendirmesini ağzım açık dinlerim her zaman. O yüzden bu oyunda varlığını hissettiremeyecek olması benim için kabul edilemez bir şeydi. Derken o malum haberi okuyup, oyunda olacağını öğrenmem ile beraber hiçbir şey düşünmeden oyunu her şeyi içinde olan özel paketiyle satın almam bir oldu. -Gitti paracıklarım..-

Öncelikle hikayeye spoiler vermeden biraz gireyim ki nasıl bir manyaklık içerisinde olduğumuzu sizde benim kadar iyi anlayın. Malum olayın ardından 9 ay geçmiş ve buna rağmen Gotham hale binbir türlü pislik içerisinde yüzüyor. Scarecrow geri dönmüş durumda ve sanki onlarca zehirli gazı yetmezmiş gibi bir de şehrin bütün kötülerini Batman'e karşı birleştirmiş durumda. Joker'ın yokluğunda beni kim durdurabilir diye düşünebilirsiniz ancak bu oyunu oynadıktan sonra fikirleriniz tamamen değişecek diyebilirim. Çok zekice hamlelerin sonucunda oyun evreninde Scarecrow aslında nasılda sağlam bir kötü adam olduğunu bütün Gotham'a gösteriyor. Oyunun sonunda anlıyoruz ki aslında başka şeyler göstermek istiyormuş ama neyse..

Neyse ki bunca delirmiş adamın ortasında dımdızlak kalmadık. Sonuçta biz BATMAN'iz ve şuanda gücümüz hiç olmadığı kadar artmış durumda. Teknolojik aletlerimiz artık o kadar güçlü ki ilk yeni aletimiz karşılaştığımız çetelere patronlarının seslerini kullanarak emirler vermemizi sağlıyor. Ve bunu yapmak ve adamların "İyi de olum bu adam bize burayı koruyun demedi mi niye kilidi açıyoruz?" gibi soruları karşısında o boğuk ses tonunu taklit etmeyi sürdürerek sürekli "Çünkü ben Batman'im" dediğimi bilirim. Eski oyunlarda kullandığımız aletlerin yanına ek olarak "Freeze Blast" eklenmiş durumda ancak bu silahı almadan oyunu bitirmiş olmanız mümkün çünkü bunu almak için yapmanız gereken bazı şeyler var. Bahsetmeyi sona sakladığım bir diğer "alet" ise tabii ki batmobile. Neden alet dediğimi sorguluyor olabilirsiniz ancak maşallah öyle bir araba olmuş ki bıraksan kendi başına kahraman olacak kötü adamları pataklayacak. EMP atarak etrafındaki araçların elektriğini bir süreliğine kesmesi mi dersin, onları hackleyerek kendi tarafında emekli maaşına bağlatması mı dersin bilmiyorum ancak araba düz duvara bile tırmanıyor. Hemen heyecanlanmayın düz duvara tırmanıyor deyince, sadece oyunun izin verdiği yerlerde onda da ip atarak yapıyor bunu. Uzaktan kumandayla kontrol edebildiğinizi söyledim mi?

Arabayla giriştiğim kombatların çoğundan zevk aldığımı söyleyebilirim. Batmobile'i araba olarak kullanmak fazla hoşuma gitmesede tank moduna girdiğinde benim için bulunmaz bir nimetti. Savaşırkan minigun'ın pek etkisini görmedim ama roketlerini kullanırken delicesine keyif aldığımı söylemem yalan olmaz. Özellikle düşmanın dikkatini çekmek için koca koca binalara füze attığımda sanki taş atmışım gibi "aha bir ses duydum" edasıyla patlamanın gerçekleştiği yere koşturmaları gibi zekice hamleleri sayesinde az düşman tankı harcamadım. Ayrıca daha önce bahsettiğim gibi araçları hackleyip o savaş içerisinde sizin tarafınızda olmalarını sağlayabiliyorsunuz.

E şimdi bizim kocaman tankımızda varda düşmanların bir şeyi yok mu? Var hem de öyle bir var ki bazı durumlarda çileden çıkıyorsunuz. Normal anlarda o tankları alıp parçalamak acayip zevkli oluyor ancak görevlerin içerisinde gelen o zibilyon tane tankı parçalamaya çalışırken çok kere ölüp yeniden başladığımı bilirim. Bu tarz bir zorlama bana kalırsa çok hoş değildi, anlıyorum aracınız oldu göstermek istiyorsunuz ama o kadarda tank savaşı konmaz ki görev diye arkadaş. Son olarak girişeceğiniz Arkham Knight tankıyla alakalı bir ipucu vereyim. Lağımları bul Obi-wan Kenobi, lağımlar senin tek umudun.

Batman'in kombatları meşhurdur bilirsiniz. Ondan sonra çıkan her oyuna yol göstermiştir, daha doğrus WB ondan kopyalayıp ötekilere yapıştırmıştır, ancak hiçbirisi bir Batman dövüş mekaniklerinin keyfine ulaşamamıştır. Üstelik bu oyunda artık süzülürken dahi özel batman aletlerini kullanabiliyoruz. Ve çeşitli kombolar ile düşmanı alt edebiliyoruz. Benim fazla girişmediğim ancak komba varyasyonlarını arttıran o skill ağacına dalacak olursanız eğer bunu çok daha iyi anlayacağınıza eminim. Yani dövüş konusunda eski oyunlarından altta kalır bir yönü yok hatta üstüne çok şey eklemiş durumda. Burada ufak bir tavsiye verecek olursam eğer ilk olarak batman suitini geliştirin. Zırhın ateşli ve ateşsiz silahlara karşı yüzde yüz savunmayı gördüğü yere kadar puanları kökleyin gitsin. Oyun zaten puanı bol bol veriyor ancak iyice puan kasmak isterseniz oyun içerisinde olan challange'ları veya yan görevleri yaparak Batman'i ciddi anlamda doruk noktasına çıkartabilirsiniz.

Düşman seçenekleri ise artmış durumda, birbirlerine elektrik veren çılgın adamlardan tutta Arkham Knight'ın deli ninjalarına kadar göreceğiniz düşmanlar sayesinde her bir kombat bitiminde gerçektende o kadar adamı siz dövmüşsünüzdür gibi oluyor. Yani Batmanla ittifak olduğumuzdan o kazanınca bizde kazanmış gibi oluyoruz. (Burda da yılın esprisini yaparak sanırım direkt inceleme puanına kaçmanızı sağladım ama durun! Dahası var!) Kombat mekaniklerine son olarak ekleyeceğim birkaç güzel şey daha var. Birincisi artık düşmanların silahlarını alabiliyoruz. Adamın silahını elinden düşürttükten sonra veya onu etkisizi hale getirttikten sonra silahını alıp millete sopa atabiliyoruz. Kelimenin tam anlamıyla alıp atıyoruz desem yeridir. Ayrıca düşmanın fırlattığı şeyleride tutup geri üstüne yollayabiliyoruz. Ancak bunca özellik arasında en güzeli kesinlikle fear takedown olmuş diyebilirim. Bir iki adamı gizlice indirmemizin ardından -veya taşla sopayla göz önünde dövüp..- geride kalan adamlar korkmaya başlıyor. 'Ulan ne güzel babamın dükkanında oturuyordum ne diye geldim buraya' diye konuşmalar başladığında anlıyoruz ki bunlar birazdan kötü dövülecek. Bir kaç adamın yan yana olduğunu görür görmez -ki dip dibe olmalarına gerek yok- ortalarına atlayıp yavaşlayan zaman içerisinde tek tek kim olduğunu ayırt etmeden adamları tek hamleyle alıyoruz. Daha eğlenceli bir şey olabilir mi yahu bir oyunda?

Yeni senaryo ve yan hikayeler bizi Nightwing, Catwoman ve Robin ile takım olarak belirli binaları baştan sonra pislikten temizliyoruz. Bu görevler sırasında Batman yerleri sildiği gibi Robin'de perdeleri asarak ona eşlik ediyor. Bu kötü esprilerden sonra hala okumaya devam eden o şanslı(?) tayfadan birisiyseniz size güzel bir haberim var. Bu görevler içerisinde o takım olduğumuz kahramanları aynı zamanda yönetebiliyoruz. Kahramanların hepsinin kontrolü birbirlerine özel ve eğlenceli.

Oyunun hikayesi gerçekten çok kuvvetli, başlangıçta Joker olmadan nasıl devam edeceği kafamda soru işaretlerine yol açıyordu ancak bir kere hikayeye girince bunun nasılda yersiz bir soru olduğunu anladım. Hoş, zaten Joker'de yanı başımızdaydı oyun boyunca ve onun hikayeye kattığı şeyler ise kesinlikle tartışmasız bir şekilde ortada. O şekilde yanımızda olmasaydı büyük ihtimalle çok daha boş bir oyunla karşı karşıya olurdu veya en azından bu kadar efsane bir sonu göremezdik ama çok doğru bir karar verilmiş durumda. Bana birazda yan görevden bahset moruk diyor olabilirsiniz. Hemen şöyle anlatayım, yan görevlerin hepsi kaliteli ve her biri bizi Gotham'ın çok aranan suçluları ile yüz yüze getiriyor. Bir görevde Two-Face'in banka soygunlarını engelleyip ona ulaşmaya çalışırken öteki görevde Penguen'in silah depolarına baskınlar yapıp onu içeri tıkmaya çalışıyorduk. Görev çeşitliliğini anlamanız açısından ufak bir yan görevden bahsedeyim. Gotham'ın gökyüzünü sahiplenmeye çalışan bir yaratık var oyunda ve onun sırrını ortaya çıkartmaya çalışıyoruz. Bu ve bunun gibi bir çok yan görev oyunda tamamlanmak için bizi bekliyor. Ek paketlere ise değinmiyorum bile.
Bu gerçekten Arkham serisinin son oyunuysa Rocksteady her anlamıyla çok güzel bir oyun çıkartmış ortaya ve gerçekten seriyi doruk noktasında bırakıyor demektir. Ancak bu tarz oyunların bu kadar çabuk bitmeyeceğini bilecek kadarda piyasadan haberdarız. O oyun gelir veya gelmez orası bilinmez ama o zamana kadar sizi saatlerce götürecek bir oyunla karşı karşıyasınız.

#akış #Oyun #Gamende #inceleme #BatmanArkhamKnight