Lords Of The Fallen Limited Edition İncelemesi ( PS4 )

Oyunu PS4 te oynadığım için oyun mekanikleri PC' ye nasıl aktarıldı bilemiyorum bu sebeple bu yazıyı böyle yorumlarsanız sevinirim.

Hepimizin bildiği gibi bu oyun From Software' ın Soul serilerine benzetildi. Yanlış hatırlamıyorsam oyunun yönetmeni Witcher 1-2' de yönetmenlik yapan biriydi ve Ekipte eski From Software çalışanları da vardı. CI GAMES ile aslında Sniper Ghost Warrior serisiyle de tanışmışlığım varmış sonradan fark ettim 🙂

Öncelikli olarak oyunun hikayesine gelirsek dünyaya saldıran Rhogar larla insan oğlunun mücadelesi anlatılıyor. Arada bi tanrımız da var ama spoiler vermemek için o konu yokmuş gibi davranalım. Zira hikayede önemli bir nokta. oyunumuz bir RPG olarak geçiyor ama bu konuya daha sonra değineceğim. Kısıtlı bir açık dünyası bulunmakta.

Oyunun texture kalitesi gerçekten iyi. Özellikle yönettiğiniz karakterin ekipmanları (Zırh, Kalkan, Silah) müthiş olmuş. Oyun içinde karşılaşacağınız Boss tasarımları da gayet başarılı lakin aynı şeyi arada karşılaştığınız düşmanlar için söyleyemeyeceğim. Fikir güzel özğün tasarımları var ama keşke doku kaliteleri de de diğerleri gibi olsaydı (Belki PS4' te böyledir, gücü yetmediğinden kaynaklıdır, bilemedim) Mekan dokularıda uzaktan çok güzel gözüküyor özellikle oyunun bana göre bir sıkıntısı olan dar kale odalarından dışarı çıktığınızda verilen tablo çok güzel, insana bir oh dedirtiyor. Özellikle Rhogar Diyarına girdiğiniz de ekran görüntüsünü kaydetmek isteyeceksiniz 🙂 oyun içinde hoşuma giden tek sinematik Two Brothers ile karşılaştığınız da çıkan ve sizi gaza getiren sinematik, diğerleri bölümün başında veya sonun da bilgi yada yönlendirme amaçlı olup hikayeyi merak etmiyorsanız atlayacağınız türden.

Gelelim RPG öğelerine; Klasik 3 farklı sınıfı seçebildiğimiz (Warrior, Rogue ve Cleric) oyunda tüm sınıfların büyü özelikleride bulunmakta (Brawling, Deception ve Solace). Bunların haricinde de karakterinizin oynadıkça level' ini arttırarak çeşitli özelliklerini geliştirebiliyorsunuz (Strenghth, Vitalty, Faith, Endurance, Agility, ve hiç kullanmadığım Luck 😀 ). Ben klasik Warrior ve Brawling ile başladım, karakterim şuan 79 level, NG+ dan tropyler için uğraşıyorum, tropy merakım yok ama oyunda atladığım bişeyde kalsın istemiyorum) oyunda level atlamak özellikle başlarda çok kolay ve buda oyunu biraz Soul oyunlarına göre kolaylaştırıyor. Hoş bu karşılaştırmaları sonda yapacaktım ama yeri gelmişken söyleyeyim dedim. RPG öğeleri yüzük ve silah/zırhlara takılan runlarla desteklenmiş.

Oyunun açık dünyasına gelince oyunda en sinir olduğum konu Checkpoint noktaları (Bonfirelar). Checkpoint yapmak çok hızlı ve yaptığınızda düşmanlar tekrar doğmuyorlar, bu oyunu kolaylaştıran bir diğer unsur sadece oyunun mekaniklerinden olan ve stresi arttırmayı amaçlayarak konulmuş üzerinizde taşıdığınız Ghostlar (Soullar) arttıkça yeni düşmanlarda elde ettiğiniz Ghostları arttıran çarpanı sıfırlıyor (yazıda biraz karışık oldu ama oynayacaklar anlayacaktır) Bunlar neyse nede ama Chekpoint noktalarından fast travel yapamıyorsunuz, daha doğrusu hiç travel yapamıyorsunuz 🙂 Bide biraz sonra gireceğim harita konusu da buna eklenince oyunun bir yerinden bir yerine gitmek hamallık olabiliyor.
Harita tasarımları maalesef bu oyunun en eksik kısmı olmuş bana göre. Kesinlikle bir From Software kalitesi yok. Mekanların hemen hemen yarısı kapalı alanlarda geçiyor ve çok küçük bir alan. Tamam katmanlı yapı sayaesinde 3-4 kat üst üste biniyor ama haritası küçük kabul etmek gerekiyor. üstelik küçük olmasına karşın bir labirent durumu da söz konusu değil. 3 er 4 er toplanmış bi kaç öbek var bunlar uzun yollarla birbirine bağlanmış. Oyunu bitirdiğinizde çok zorun olmuyor. Neticede tüm kestirmeleri açmış ve karakteriniz çok güçlenmiş oluyor. Vura vura geri dönüyorsunuz ama bence oyun süresini uzatan hamallık. Oyunu oynayacaklar Rogar Diyarındaki işleri bittiğinde başladıkları noktaya geri dönmeye çalışsınlar dediğimi anlayacaklar. Keşke bu harita düzeninde hızlı seyahat olsaydı. Bir diğer konuda kapalı alanlarda bazen sıkılıyorsunuz. Özellikle mezarlık kısmı bi ara beni baymıştı. Gün ışığına çıkınca oh demişliğim var 😀

Oyunun oynanış mekanikleri hakkında şunu söyleyebilirim. Bu oyun bana göre titreşim özelliği olmayan bir platformda potansiyelinden çok daha az zevk verebilir. Zira oyunun en iyi olduğu kısın vuruş hissi. Zaten oyun ben ağır zırh ve silahlarla oynadığım için oldukça ağırlaşıyor. Normalde RPG lerde zırh hareketi silahta Staminayı etkiler. Bu oyunda ikiside staminayı etkiliyor. Ağır bir zırh giydiğinizde normalde aynı silahla 3 vurabilirken, ağır zırhla 2 ye düşebiliyor. Bunun için bi bos u peştemalle kesmişliğim var 🙂 DualShock' un başarısını bir kez daha bu oyunla taktir ettim. Eleman sağımdam vurursa sağ elim titriyor. Yada punduna düşürüp parry yaptığında soktuğu kılıcı tüm benliğimle hissetmişliğim var. Yada koşa koşa elemanın kafasına balyon indirdiğimde verdiği tepki müthiş 🙂 He ağırlıklarda ve silahların öneminden bahsetmişken aklıma gelen sinir bozucu bir şeyi de söyleyeyim. Oyunda bulduğunuz yada düşmanlardan düşürdüğünüz silahlar hiç olmadık yerlerde geliyor. Mesela sen level 40 dasın ama level 60 silahı düşüyor. Kullanamıyor sinir oluyorsun 🙂 Bunu karakterin özelliklerini kullanıcıya bırakmasına bağladım. Neticede o kısma gelene kadar sürekli Strenghth e abanırsan o silahı kullanma ihtimalin olabilir, yani çok takılmamak lazım ama insanın görüp elde edememesi gıcık bir durum 😀 Ben Warrior oynadığımdan mıdır bilmem ağırlık yapmasın diye kalkan mekaniğini çokta kullanmadım ama bazı düşmanlar için şart gibi bir durum. Misal Ben Champion boss' unu kalkanla sersemletmeden geçemedim. Ama diğer kısımlarda çokta yokluğunu aramadım.

Bende Limited Edition sürümü vardı ve Soundtrack albümü ve The Monk' s Decipher DLC' siş var. Soundtrack albümünü oyun dışında dinlemenizi tavsiye etmem Zira bir Wtcher 3 değil 😀 Üstelik ben yaptım o hatayı, insanı fark etmeden geriyor. Oyun içinde gayet güzel ama özellikle boss karşılaşmalarında insanı gaza getiriyor. Seslerle ilgili ufak bir eksiklik düşmanlar öldükten bi kaç saniye sonra çok yüksek sesle son nefesleri vermeleri. Kalabalık bi müzadeleden sonra acaba birimi kaldı kim bağırıyor dedirtiyor. Oyunun sonuna kadar buna alışamadım, hep bi sağ sol arka kontrolüne sebep oluyor.

Toparlayacak olursak. Oyun bu tarzı sevenler için güzel 10 üzerinden bana göre bi 7,5 / 8 ' i var ama bir Solus yada Bloodborne kadar kaliteli gelmedi. Özellikle harita ve mekan tasrımlar daha iyi olabilirdi. Oyunun pek fazla yan görevi bulunmuyor. Normal senaryo modunu da Dark Souls oynamış biri ortalama 1 karekterle 30 / 40 saatte sonu görür. Biraz oyalanarak (karekter geliştirme vs. ) 50 saatlik bir ömrü var. Bu yazıyı aslında geçen cuma yazacaktım çünkü PSNStore da Haftalık indirime girmişti 59TL' ye dijital olarak alınabiliyordu. Bi PS4 sahibi bu tarzı seviyorsa o rakam makul bir değerdi. Kusura bakmayın biraz tembellik yaptım ama muhtemelen bi kere inen bi daha iner aklınızda bulunsun bir daha indirimde görürseniz almanızı öneririm ama şuan 209TL verilir mi? Yazıyı okuyup gaza geldiyseniz parada önemli değilse neden olmasın 😀 Ben bu fiyatı önermem. İşin PC tarafında durum biraz farklı çünkü deneyim klavyeye bağlı kaldığı için aynı tadı vermeyebilir. Orda da Steam' de yanlış hatırlamıyorsam 30TL' ye indi, bi daha indirim zamanları o paraya yine alınır, oyun o paranın karşılığında da sizi üzmez. Sanırım oyun biraz From Software çakması gibi algılandı ve reklamı kötü yapıldı. Zira bildiğiniz gibi pek tutmadı. Buna bende katılıyorum ama ne çakmalar gördük, Bu eksiklikleri olsa da bayağı olmuş gibi geldi. Aşağıda belki fikir verir diye bikaç ekran görüntüsü paylaşıyorum, gecikme için tekrar kusura bakmayın.

Ayrıca Dark Solus 1/2 oynadınız, sevdiyseniz Nisan' da Dark Souls 3 geliyor beklerken bile oynanası bir oyun, tavsiye derim. Bide oyunu mümkünse gece oynayın atmosferi daha iyi oluyor. Bide mümkünse bu durumda dijital olarak satın alın çünkü ben odada monitöre bağlı dolayısıyla gece vakti CD-ROM' dan ve cihaz ısındığından fanlar ister istemez ses yapıyor. Bazen kaptırıyor umursamıyorsunuz ama haritalar arası geçişte uğultuyu duyup ya bu neden diğer oyunlarda bu kadar ses yapmıyordu diyorsunuz 😀

#akış #Oyun #Gamende #ps4 #LordsOfTheFallen
Önceki yazımda konuya yorum yapan arkadaşları da etiketleyeyim de tembellik ettiğimi sanmasınlar 😀
@nuguryurtsever @serhatoner @serhatsoylemez @ninamarok @ozkan12 @ardazeytin @senhkn @yusuffkr @eser34

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 5 / 9

Logitech G700s Wireless Rechargeable Gaming Mouse

Herkese merhaba.

Emektar mouse' umu epeydir emekli etmeyi düşünüyordum ama bir türlü kısmet olmadı. Nihayet bugün yerine birini alabildim. Aslında TS' de Murat Abi ve Macit' in bu ürünle ilgili bir incelemesi var ama ben yaklaşık 4-5 saatlik bir kullanım sonrası yaşadığım tecrübeyi paylaşmak istedim.

1) Benim Derdim;

Çalışma odamda kullandığım monitör biraz büyükçe 30'' ve 2K çözünürlük verebiliyor. Bu çözürlükte emektar mouse pek iş görmüyordu. Bilgisayarı hem iş hemde oyun oynamak için kullanıyordum ama aslında akşamları ayıptır söylemesi kanepeye uzanıp Film, Dizi veya Belgesel izleme gibi bir alışkanlığım var. Bu yüzden Televizyonla pek aram yok. Bunları yapabilmek için cep telefonumu mouse olarak kullanıyordum ama çok angarya bir iş gibi geliyordu. Bana kablosuz bir mouse lazımdı ama pil/şarj peşinde koşmakta istemiyordum. Oyunlar içinde özel tuş atayabileceğim bir model fena olmazdı. Ellerimde biraz yapılı olduğu için dolgun mouseları daha çok seviyorum.

2) Benim bulduğum çözüm;

Yukarıdakiler ışığında tercihimi Logitech G700S' den yana kullandım. Ürünün en sevdiğim özelliği ister kablolu ister kablosuz kullanabilmemdi.Üstelik kablosuzken pilim biterse kablosunu taktım anada hem ürünü kullanmaya devam edebiliyor, hemde kullanım esnasında pilin kendi kendine yeniden şarj olabilmesiydi. Mouse' u ilk elime aldığımda bana beklediğimden hafif gibi geldi. İlk esnada iyimi kötümü bilemedim ama biraz huzursuz olduğumu söylemeden edemiyeceğim zira biraz ağır olması daha hoşuma gidebilirdi diye düşündüm. Mouse' un ebatları oldukça iyi, iri yapılı ellere sahip olmama rağmen mouse içinde kaybolmadı ve tam kavrayabildim. Cihazı PC' ye bağlayınca Windows Update' ten tam olarak doğru ürün sürücülerini çekti. Hoşuma gitti lakin tuş ve diğer ayarların detayları için lazım olan Logitech Gaming Software' i Logitech' in sitesinden indirmem gerekti. Eski Emektar Microsoft mousumun yazılımınıda windows update' ten indirilebiliyordu. Buda öyle olsaydı iyi olurdu. Cihazın performansından oldukça memnun kaldım. DPI geçişleri hızlı ve hisli. yaklşık 4-5 saatlik tecrübem sonrası özelleştirilebilir tuşların yerleri beni çok üzmedi. Sadece sol tıklama tuşunun solundaki 3lü tuşlar mouse' a ilk uzandığınızda tuhaf hissettiriyor. Bastım mı? basmadım mı? Acaba doğru tutamadım mı? dedirtiyor ama sanırım zamanla alışıcam. Sol ve sağ' daki sert plastikten oluşan kısımlar şuan kaymayı önlüyor ama zamanla kullanıma yıpranma ve terden nasıl bir hale gelir bilemiyorum. Şuan dayanıklı bir malzeme ve uzun müddet dayanacakmış gibi hissettiriyor. Belki benim beceriksizliğimdir ama sadece bir konuda ihtiyacımı karşılayamadı. Oda böyle bir mouse da tekerlek dönüş tepkisini yapılandıramıyoruz. Yani tekeri bir tık çevirdiğimde kaç satır tepki vereği mouse üzerinden ayarlanamıyor. Windows denetim masından ayarlanabiliyor ama bunu Logitech' in yazılımdan ayarlayamamak bana garip geldi.

3) Sonuç;

Cihazı indirimli aldım bana yaklaşık 170TL civarına geldi. Üstelik faturasını alır almaz 3 yıl garantisinide aktifleştirdim. Pek çok işimi gördü ve benim beklentilerimi karşıladı. Eğer daha detaylı incelemesini merak edenler varsa aşağıdaki linkten TS İncelemesini izleyebilir. Tavsiye eder miyim? Eğer sizin ihyaçlarınızda yukarıda bahsettiklerim gibiyse ve uygun fiyata bulursanız kaçırmayın derim 🙂

#akış #inceleme

BeğenFavori PaylaşYorum yap

CryptoLocker

Bana gelen bir maili konuyla ilgili detayli bilgi vermek icin paylaşiyorum.

Malum bir çoğumuz son zamanlarda değişik varyosyonlarda CyrptoLocker vb tehditlere maruz kalabiliyoruz , belirtmeliyim ki saldırganlar her defasında daha zeki yöntemler kullanarak saldırı gerçekleştirmekte o yüzden savunma stratejilerinizi gözden geçirmenizde fayda olduğunu düşünüyorum.

- Öncelikle şunu belirteyim , bu bir SPAM ya da Virüs içeren bir Mail değil o yüzden geleneksel Email GW çözümlerinden çok fazla beklentiniz olmamalı.

- Diyelim mail geldi mail içerisindeki linke tıkladınız kormanıza gerek yok çünkü bu linkler sandığınız kadar zararlı değil

- Siz sayfaya tıkladığınızda eğer 7/24 sizi koruyan bir çözüm yoksa kurum içerisinde belki bir takım çözümlerle bu sayfalara erişimi engelleyebilirsiniz ancak asıl tehlike Ofis dışında çalışan kişilerde.

-Diyelim linklere müdahale edemiyorsunuz bu kez de saldırganlar sizi bilindik bir web sayfasına yönlendiriyor ve buradan bir exe almanızı sağlıyor üstelik bunu yaparken SSL kullanıyor. İşte bir başka tehlike burada yani SSL kurumların kör noktası o yüzden SSL noktasında SSL inspection yapan bir çözüm kullanılmıyorsa bu exe ya da dosyalar bilgisayara doğrudan download ediliyor.

- Antivirüs yazılımları konusunda ekteki resim her şeyi açıklayacaktır kısaca Antivirüs vb imza tabanlı çözümlerden bir beklentiniz olmamasını tavsiye ederim.

- Diceksiniz ki bu exe zararlı evet zararlı ama öyle bildiğimiz gibi değil bu exenin bir kaç rolu var ; önce bilgisayarınızda çalışıyor sonra bazı sunucularıla 443 portundan haberleşmeye çalışıyor işte bu olaya Call Home deniyor yani saldırganlara ait sunucularla iletişim kuruyor . Bu esnada dropper file dediğimiz hiç bir antivirüs sistemi tarafından tanınmayan bilinmeyen yine çalışabilir bazı dosyalar bilgisayarımıza alınıyor ve size sormadan aktif oluyor.

-Sırada Botnet üyeliği var yani Dropper File dediğimiz aktivite başarılı olursa makine artık bir botnet ağının kölesi olmuş durumda ve bu yine SSL üzerinden gerçekleşiyor , sizin haberiniz olmadan bilgisayarınız Dos yapabilir isterse bilgisayarınızdan istediği dataları şifreyeleyip bir yerlere aktarabilir.

Özetle bu basit bir saldırı değil bir çok aşamayı gerçekleştiren komplex bir saldırı ve durdurmak için aşağıdaki maddeleri göz önünde bulundurmalısınız.

- Hibrid bir Web GW güvenliği yani 7/24 çözüm

- SSL sayfalarının içeriğinin okunması ve yorumlanması

- Birbiriyle konuşan web ve email çözümleri yani gelen mailin içerisindeki linki analiz edecek ve anlayacak bir Email GW

- Insan faktorü çok önemli o yüzden kurum içerisindeki güvenlik bilinci yukarıya çekilmeli ve eğitim

Ekte hazırlamış olduğum bir rapor mevcut inceledikten sonra sorularınız olursa buradan yazabilirsiniz.

BeğenFavori PaylaşYorum yap