ANADOL İLE PONY’NİN SERÜVENİ

TÜRKİYE’nin otomobil üretim sevdası 50’lerde Devrim ile başladı. Ancak en kapsamlı girişim, merhum Vehbi Koç’un 1966’da kurduğu Anadol markası ile gerçekleştirildi. Reliant lisanslı otomobilin kaportası Cam elyafından üretilmişti. Şasi ile motor da Ford’dan alındı. Anadol artık klasik araba olarak varlığını sürdürüyor ama Anadolu’daki ‘keçiler, eşekler kemiriyor’ efsanesi hala sürüyor.
Bugün dünya otomobil üretimnde ilk 5’te olan Kore’nin otomobil macerası ise Hyundai Pony ile 1975’te başladı. Motoru Japon Mitsubishi’dendi. Pony’nin kaportası Kore’de üretiliyordu ve söylentiler konusunda en az Anadol kadar talihsizdi. En büyük söylenti, şirketin Ortadoğu liderlerine ‘Otomobilleri kullanın, beğenirseniz parasını ödeyin’ diyerek otomobil gönderdiğine dairdi. Bu şehir efsanesi bununla da sınırlı değildi. Söylentilere göre Anadol’u eşekler kemirirken, Pony de sıcaktan eriyordu. Ancak Hyundai’nin kaderi Anadol gibi olmadı. Bugün Pony’nin motorunu aldığı Mitsubishi dünya otomobil pazarında 10. sırada. Hyundai ise 5’ncilikten 4’ncülüğe terfi etmek üzere.
Peki nasıl? Yanıtı, sadece Hyundai için değil, Samsung, LG gibi küresel şirketleri de katarak Lee Jong-Rak ve Suk-In Chang veriyor: Şirketleri, işin felsefesine inanan CEO’lara teslim ettiler. Dünyadan mühendisler getirdiler. Ar-Ge’ye yatırım yaptılar. Eğitimde sessiz bir devrim gerçekleştirdiler. Üniversiteleri sanayi ile entegre ettiler. Sadece teknoloji öğrenmediler, o teknolojiyi geliştirdiler.

Yazının tamamı için: http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/62-yil-once-aclikla-bogusan-guney-kore-bugun-dunyanin-11-inci-buyuk-ekonomisi-30149681

BeğenFavori PaylaşYorum yap