Alien Isolation İncelemesi

Alien Isolation, uzun zamandır kan kaybeden seriyi ayağa kaldıracak yapım olarak beklenen Alien Isolation'ı oynadık. İncelediğimiz kısmı izleyerek oyunu alıp almama konusunda kesin karar verebilirsiniz. Zira oyun hem oynanış tarzı ile hem de korku öğeleri ile herkese göre değil.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 5 / 58

Steam'e gelen TL desteği ve sektöre etkileri

Steam'in oyunları Türk Lirası'yla  satmaya başlaması ve yeni fiyatların sektörü nasıl etkileyeceğini değerlendiriyoruz.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 5 / 70

Bilgisayar tarihinde 21 Haziran 2004 devrimi - Bölüm 1

Kullandığımız kişisel bilgisayarlar ilk günlerinden bugüne sayısız değişim geçirdiler, ancak bu değişimler hemen her zaman ufak adımlarla gerçekleşti. Bundan 10 yıl önce Intel'in gerçekleştirdiği büyük değişimse, özellikle masaüstü bilgisayarın yapısında bugüne kadar uzanan yepyeni bir çağı başlattı. Tozlu Raflar'da işlemcinin fiziksel yapısından anakartlara, güç kaynaklarına ve multimedya özelliklerine kadar uzanan bu büyük değişimi iki bölüm halinde ele alıyoruz.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Önceki yorumları gör 4 / 84
  • Murat Gökoğlu @muratgokoglu

    Bunca değişim biraz aceleye gelmişti sanırım. Çünkü o dönemde özellikle amiral gemi olan Asus anakartlarda yaşadığımız XP sürücü problemlerinin haddi hesabı yoktu. USB kullanımları bile hayatımızı cehenneme çevirebiliyordu. Daha sonra Microsoft güncellemelerle yeni teknolojilerin sürücülerini Windows'a dahil etmişti de derin bir nefes alabilmiştik.

  • H.U. @h-u

    Kullanmadığım ama dokunduğum ilk bilgisayar Boncuk'tu. Türk yapımı ilk bilgisayar. (Emrehan Halıcı'nın kulakları çınlasın.) Sabit disk tabii ki yok ama 8" büyüklüğünde bir disket kullanabiliyordu. Güç düğmesine dokununca bir uçağın kalkış sesini taklit ederdi. Sanıyorum Boncuk ismi abaküs'ün boncuklarından esinlenerek yakıştırılmıştı.

    80'li yılların başında kullandığım ilk bilgisayarda 5,5" disket sürücüler vardı. CP/M işletim sistemi kullanıyordu ve sıkı durun 4 Mhz'den biraz hızlıydı. Daha sonra DR DOS ya da MS DOS'a terfi etmiştik. Monokrom monitörlerde yeşil ve amber olarak iki renk seçeneği vardı, ben amberi severdim.

    Sonra "devrim" oldu!!! Kablosuz klavye, mouse gibi bir kablosuz cihaz ve 3,5" disketle devrim ancak bu olabilir diye uykularım kaçmıştı; Apricot F1. Fotoğrafını internetten bulup buraya ekledim.

    Sabit diskler, grafik ara yüzler vs hep "devrim" olarak ruhumuzu sarstı.

    Hikaye uzun ama sormadan edemiyorum; bu devrim ne zaman bitecek? 🙂

    Adı üzerinde "tozlu raflar"...

  • H.U. @h-u

    İlk kullandığım laptop ise aşağıda, yine 80'li yıllar... Laptop demeyelim de, taşınabilir diyelim... 🙂

  • Gerginix @gerginix

    Bunlar gerçekten tozlu değil, yitik raflar olmuş 🙂