Tek bir uygulamadan öğrenmek zor. Konular keşfedip bu konularla ilgili çoklu kaynaklardan çalışmak gerek. Bulunamayan bilgiler, ek bilgiler için de Discord server’larından faydalanılabilir.
Tek bir uygulamadan öğrenmek zor. Konular keşfedip bu konularla ilgili çoklu kaynaklardan çalışmak gerek. Bulunamayan bilgiler, ek bilgiler için de Discord server’larından faydalanılabilir.
@okanaytimur Yeni iş bulana kadar çalışmadığınız her ay kazanamayacağınız için zarar sayılır. İstifadan sonra iş ararsanız iş aramanız da aceleye gelir.
@okanaytimur Ben ameliyat olunca Sigorta çalışamadığım günler için ödeme yapmıştı. Siz de bir araştırın.
Bana kalırsa iş bırakmak için yeterli sebepler değiller de en ayrıntılı siz bilirsiniz. Ne bileyim ben çevremden hiç duymadım patronun gelip kaç zam istiyorsun diye sorduğunu. Ya da çok kısıtlı bir alanda çalıştıklarını. Bari önce iş bulup istifa edin.
AB zaten abartı isteklerle şirketlere zarar veriyor, şimdi bir de İngiltere çıktı.
Özel bir durumu (bakımına muhtaç bir yakınının olması, başından ayrılamayacağın bir şirketinin olması vs.) olmayan için çok gereksiz geliyor bana. Okul bitince git çıkar aradan işte.
Yaşı ilerleyen çoğu kişide oluyor. Bir problem de değil bence, keyif almıyorsan oynamazsın biter.
Veya relative adverb mesela. Aslında bilinmeyen bir zarfı temsil ediyor. Ancak cümleciğin en başına yazıldığı için net gözükmeyebilir. Bu zarf tek kelime de olabilir, komple bir açıklama da.
I don’t know where I can go.
Where I can go.
I can go where.
I can go “to the park”
İngilizce’de bazı yardımcı fiillerde bu kullanım kaybolmuş nedense. Çünkü Bulgarcada hep “to”’nun alternatifi olan kelime kullanılıyor.
I can go
I can (to) go
I should go
I should (to) go
Mantık burada anahtar nokta. To+Verb infinitive verb mesela. Bizdeki isim fiil gibi. Fiili isim olarak, zarf olarak vs. kullanabilmemizi sağlıyor.
I want “a car”
I want “to go”
Yani olay
I want to + …
Değil,
Olay
I want + to …
Bu yüzden ikinci fiilin öznesi (İngilizcede nesne oluyor) to’dan önce yazılır. Yani özne want ile to arasına girmiyor. Onlar zaten ayrı.
I want you to go
I want + you to go
Direkt konuyu internette araştırmak, mantığını anlamaya çalışmak. Anahtar bir kaynak bulmaya uğraşmayın bence. Konuları belirleyin, keşfedin ve araştırın. Bulgarca kelime sırasını öğrenmek çok daha zor olduğu halde allem ettim kalem ettim öğrendim. Zibilyon tane kaynak incelemişimdir. Ayrıca HiNative uygulamasında soru sorabilir, The English Hub gibi Discord kanallarında soru sorabilirsiniz.
Glûtenini bilmem de basmati pirincini araştırın derim. Bizim yaygın olarak kullandığımız pirinçten daha iyi, daha çok su aldığı için daha hafif.
@distor Eğer glûten yoksa nohut unu vs. de kullanılabilir.
Aklıma gelen, glûten konusunda araştırılabilecek, una dönüşebilecek gıdalar:
Pirinç
Mısır
Fasülye
Nohut
Kırmızı mercimek
Yeşil mercimek
@onur-18-fb Pirinçte gluten var mı? Eğer yoksa Asya mutfağında baya pirinçli, pirinç unlu tarif var. Hamurlu yemeklere alternatif olabilir. Ya da mısırda var mı?
Pahalı oluyorlar diye duymuştum. Glûtenli ürünlerin glûtensiz versiyonları yerine alternatif gıdaları araştırmak daha mantıklı olur gibi geliyor. Farklı mutfakların yemekleri bizim malzemelere uyarlanabilir. Sallıyorum Japon mutfağı.
Dili mantığı ile vs. anlatırım. Uzman olmasam da başlangıcı daha rahat atlatırsınız,
Ben Bulgarca öğreniyorum. İsterseniz yardımcı olmaya çalışırım. Discord’taki Learn Bulgarian kanalına gelebilirsiniz.
Son bir saat içinde 142 ziyaretçi, 57 kayıtlı kullanıcı giriş yaptı.
Bende Owle ve Read and Learn var kitap okumak için. 2000 civarı temel kelimeyi öğrenince ortalama bir kitabın %75-%85 civarını anlıyorsunuz. Bu oran yanıltmasın, temel kelimeler çok tekrar ettiği için böyle. Ama bu cümlelerin temelini anlamanızı sağlıyor be bu sayede kitap okuyarak bilinmeyen kelimeleri öğrenebilirsiniz. Ayrıca konuşma pratiği için Discord kanallarına katılabilirsiniz.