iPhone 13 Mini
Giriş
Son bir senedir IOS kullanan, makul boyut ve fiyatlarda tek telefon olan iPhone SE 2020 kullanıyordum. Sonrasında 12 mini çıktı, boyutları idealdi fakat pil ömrü konusunda çok etkilenemedim. Zaten pil ömrü SE’nin en kötü yanıydı. Geçişe gerek duymadım. Gerçi yine geçerdim de, yeni almıştım sonuçta SE’yi. Bu yıl çıkan Apple’ın ikinci ve muhtemelen son mini iPhone’ununda özellikle pil ömrüne odaklandıklarını gerek incelemelerden gerek teknik verilerden öğrenince SE'yi elden çıkarıp geçiş yapmaya karar verdim. Resmi rakam olarak iPhone 12 Mini’ye kıyasla 2 saat daha fazla video izleme, 5 saat daha fazla ses çalma ve 3 saat daha fazla online video izleme vaat ediyor Apple. Zaten çok da seçeneğim yoktu. Keşke Android üreticileri bu konuda Apple’ı takip etselerdi. Özellikle 12 Mini modelinden sonra birçok markanın ufak modeller çıkaracağını düşünmüştüm. Yanılmışım. Apple da bu hamlesinden pişman olacak ki çıkan haberler 14 Mini diye bir telefonun olmayacağını söylüyor. Küçük telefonlar satmıyor. Bu bir gerçek. Atılan taş ürkütülen kuşa değmiyor özetle. Yazı rakamların uçuştuğu bir inceleme tadında olmayacak. Daha çok SE ile kıyaslamalar ve deneyimlerimin özeti şeklinde gidecek.
Tasarım
Direkt fark ettiğim iki eksiden bahsedeyim. Tıpkı atası iPhone 5 gibi, kenarları biraz keskin. Elde verdiği hissi bu sebepten seven de olabilir sevmeyen de. Zaten çoğunluk kılıfla kullanacağı için çok da mühim değil. Diğer sevmediğim yönü de kamera çıkıntısı. Fazla çıkık. Ekranda klavyenin denk geldiği yere basarken masanın üzerinde çok sağa sola yaylanmıyor ama yukarı çıktıkça keşkül gibi dalgalanıyor. Düz duramıyor yani. Alınacak herhangi bir kılıf bu sorunu yine ortadan kaldıracak bir şey elbette. Açıların hepsi doksan derece. LP’ye selam.Kendi ayakları üzerinde durabilecek kadar dik açılara sahip. Günümüz yuvarlatılmış telefonlardan farklı yani. Beğendiğim bir tasarım yönü oldu. Eski iPhone modellerini andırıyor. Önceki telefonum SE 2020 ile kıyaslamaya gerek var mı bilmiyorum ama söylemiş olayım: Tabi ki çok daha modern hissettiriyor. Bu hisse katkı yapan diğer unsur Face ID teknolojisi. Uzun uzun bahsetmeye gerek yok. Arka taraf SE gibi cam olduğu için rahat kayıyor ama tutuşu kenarlarının dik olmasından ötürü daha güvenli. Yine de bir kılıf tavsiye ederim. Farklı renk seçenekleri var. Ben siyah aldım, siyahı tam siyah değil maalesef. Hafif laciverde kaçan bir ton gibi. iPhone 7 zamanındaki Jet Black gibi bir siyah beklemeyin. Son olarak boyutları ideal. Bence bir şeyler izlerken/okurken çok küçük denilmeyecek kadar büyük bir ekran, “cep” telefonu olmayı sürdürebilecek kadar küçük bir kasaya sığdırılmış.
Ekran
İki telefon arasındaki geçişi dibine kadar hissettiren iki başlıktan biri. Büyüklük 5.4”, çözünürlük 1080 x 2340. Büyüklük kişisel tercih ama çözünürlük hakikaten çok fark ettiren bir şey. YouTube’da 4K bir video izledim. Ekran 1080P’nin biraz daha üzerinde bir çözünürlüğe sahip olmasına rağmen bence harika görünüyor. Renk doğallığı ve keskinlik açısından konuşuyorum. Parlaklık da çok daha yüksek. Gün ışığında hiçbir sorun yok. Gece kör eder adamı. İlk defa OLED ekranlı bir telefon kullanıyorum. Siyahlar dedikleri kadar var. Telefon kapalı sanıyorum bazen görüntüde simsiyah bir şey olunca. Peki OLED’deki tüm piksellerin kendi ışığını üretmesi bunun dışında ne işe yarıyor? Always on Display yok. Şüphesiz Apple ilerde tekerleği yeniden keşfetmiş gibi bir gün getirecektir. Ekran konusundaki tek şikayetim çentik. Bu sene biraz daha küçülmüş. Artık küçülmemeli. Ya yok olmalı ya da daha az ekrandan yemeli.
Performans
Bu başlığa yazıyorum ama adet yerini bulsun diye. Son çıkan bir iPhone modelinden nasıl bir performans bekliyorsanız öyle. Yeni IOS 15’i çok tutmadım, toparlaması gerek. Bir güncelleme silsilesinden sonra özellikle kararlılık konusunda daha oturur diye umuyorum. Hız açısından SE ile aralarında birazcık bir fark var. O kadar. Uygulamalar çok az daha hızlı açılıyor. Görmezden gelinebilecek kadar az bir farktan söz ediyorum. Deneyimim aynı diyebilirim. Nispeten daha küçük bir kasaya aynı donanımı koymak termal performans açısından daha kötü olabilir. Ben böyle bir şey sezmedim. Telefonla yaptığım hiçbir işlem hissedilecek bir ısınmaya sebep olmadı. Buna eski telefonumdaki bütün uygulamaları tek seferde indirmek de dahil.
Kamera
Kameralardaki taşmanın sebebi geçen sene Pro serisinde kullanılan lenslerin bu senenin minisinde kullanılmış olması. Karşılık olarak üst seviye bir kamera almış oluyorsunuz. SE de gayet iyiydi kamera konusunda, burda artı olarak geniş açı kamerası ve gece modu var elbette. Videosu harika. Bu sene eklenen sinematik video denilen özellik, portre modlu video gibi bir şey. Sinema filmlerindeki gibi bir öndeki bir arkadaki objeye odaklanabiliyor. Pek başarılı olmasa da. Kenarları bazen saçmalıyor ve sadece 1080P çekebiliyor. Çok sivriltilmiş bir özellik değil bence. İleride cilalanarak daha iyi olabilir, bilemem. Direkt fotoğraf örneklerini ekleyeyim. Siz karar verin. Bütün fotoğraflar telefonun kendi kamera uygulamasıyla çekildi. Oynama olarak bazı fotoğraflar “zengin kontrast” modunda çekildi o kadar.
Pil
Bir önceki telefonum SE 2020’de herkesin şikayetçi olduğu, önermekten vazgeçirdiği konu pil konusuydu. Benim gibi telefonda oyun oynamayan, film izlemeyen biri için bile maalesef pil ömrü kötü. İnternet gezintisi, Spotify, Twitter, navigasyon, ara ara YouTube, günde ortalama 30 dakika civarı telefon konuşması. Kullanım senaryom kabaca bu şekilde. Buna bile sabah 10 akşam 6 yetebilecek bir cihaz değildi SE 2020. Apple’ın resmi rakamlarına göre iPhone 13 Mini, SE 2020’den dört saat daha fazla video izletiyor. Gerçek kullanımda edindiğim deneyimi özetlemek istiyorum. Detaylı testler zaten internette var. Önceki mini modelde durum nasıldı bilmiyorum fakat bu modelde pil bir sorun değil. İyi bir pil ömrü var. Gün sonuna kadar götürüyor beni. Ucu ucuna da değil. Kabaca fikir vermesi açısından söyleyeyim: Tam parlaklık ve mobil veride 40 dakika navigasyon %10 şarja mal oldu. Bir telefonda en çok pile önem veren, mesaisinde bol bol telefon görüşmesi yapan, işi sosyal medya olan, sıkça fotoğraf-video çeken hatta bunları telefonda editleyen, kısacası “power user” diye tabir edilen kullanıcı sınıfına giren arkadaşlara önerim: Almayın. Gün içerisinde şarjınızın bitmesi büyük bir olasılık. Gerçi büyük ihtimalle almayı aklınızdan bile geçirmemişsinizdir. Bu telefon zaten sizin için değil. Ben de isterdim serinin en küçük telefonunun pil ömrünün büyük abileriyle benzer olmasını. Maalesef günümüz pil teknolojisinde bu mümkün değil.
Sonuç
“The elephant in the room” İngilizce’de sevdiğim bir kalıp. Çok bariz fakat kimsenin üzerine konuşmadığı bir soruna dikkat çekmek için kullanılan bir cümle. Sorun açık: Alternatifsizlik. Küçük ve modern bir telefon almak isteyenler, Android ya da iPhone farketmeksizin iPhone Mini modellerine mahkumlar. Rakipleri yok. Görünen o ki olmayacak da.
Güle güle kullanın.
Bunun alternatifi olması çok çok zor. Bu büyüklükte ve üst seviye donanımlı bir Android telefonun pili öğlene biter 🙂 Ben tabiri caizse Androidciyim ama pil tüketimi konusunda iPhone benzeri bir verimlilik Androd'de yok.
Bir de zaten seçenek çokluğu nedeniyle en popüler modeller bile iPhone modelleri kadar çok satmıyor tek başına. Küçük telefona da öyle fazla bir talep olmayınca Android üreticilerinin böyle bir şey yapması pek olası değil.
Ben de sipariş verdim gelmesini bekliyorum. Bir farkla aynı durumdayım. Ben 1. nesil SEden geçiş yapacağım. Elinize sağlık.
Hayırlı olsun, teşekkür ederim. Baya çağ atlamış gibi olacaksınız. Ben aldığım zaman doğru düzgün stokta yoktu siz Apple'dan aldınız sanırım. Turkcell'in marketinde istediğim renk ve depolamayı bulunca almıştım.
@stanleykubrick hocam hangi kılıfı kullandığınızı da yazabilir misiniz seçim yapınca?
Birkaç gün kılıfsız kullandım ama hem kaygan hem de arkasında fazla parmak izi kalıyor. Spigen Thin Fit aldım bir hafta falan oldu mat ve düzgün bir kılıf öneririm. Birazcık kalınlaştırıyor telefonu o kadar.
Güzel Eskişehir resimleri toplamışsınız.
Burda son aylarım, gitmediğim yerlere gidiyorum ufaktan 🙂