Çok garip günlerdeyiz. Hassasiyeti olan insan kullandığı ürünleri araştırmalı, malını çok satmak isteyen de gerekirse reklam yaparken 'Helaldir', 'Domuz ürünü yoktur vs. yazabilir ama bunu yapmamanın ceza gerektirmesi çok değişik bir seviye. Suçlayanın suçu ispat etmesi değilde, suçlananın suçsuz olduğunu ispat etmesi gerekmesi gibi birşey.
Yönetmeliğe aykırıymış bu durum, o zaman o yönetmelik değişmeli.
Bana göre ciddi bir dönüm noktasıdır, eğer buna gereken tepki de gelmiyorsa. Bakalım yaşarsak daha neler göreceğiz.
https://abcgazetesi.com/dunya-devi-adidasa-domuz-derisi-cezasi-792035
Domuz yemek haram değil miydi sadece. Bu domuza olan düşmanlığı anlamak güç 😅😅
Derisi de haram anladığım, hatta domuz ürünü satılan marketten alışveriş etmeyen bile var. Bu aslında domuz düşmanlığı değil etinden, derisinden faydalanmayacaksan, hatta dokunmayacaksan, domuzu öldürmezsin, bir işine yaramaz öldürmek 😀
eti yenmeyen hayvandan giysi de olmuyor, mesela dökülen kedi tüylerini toplayıp kazak çorap yapamazsın inanışa göre. gerçek vahşi hayvan kürklerini giymek de inanca göre yasak olmalı ama onlara bu derece tepki gösterilmiyor. domuza karşı ekstra bir hassasiyet var. doğal kıl fırçaların çoğu da (mesela tıraş fırçası) domuz kılıdır ama pek kimse bilmez 😀
"Domuz fırçası" kullanan berberlere gitmemeye özen gösteren gerizekalılar bile var.
Hassasiyettir, saygı duymak lazım. Bir işin içine inanç girince artık mantık aranmaz. Bir kişinin inancına da ne olursa olsun 'saygı duyalım', o tamam zaten ama hayatımızı başkalarının inançlarına göre düzenlemek abartı oluyor. Mesela bir esnaf cuma namazı vakti dükkanını kapatabilir, tamam, ama cuma namazı vakti dükkanı açık tutmak yasak olur buna da ceza keserlerse, bana göre kabul edilemez.
@oniki osmanlı'da camiler domuz kılı fırçalarla boyanır, o kıllar duvarlarda kalırdı 🙂
https://eksisozluk.com/entry/170722363
O zaman o arkadaşlar evlerde de yaşamaması lazım. Çünkü boyacıların kullandığı fırçaların yüzde 99.99999'u domuz kılından imal edilen fırçalar oluyor. Evine de illa ki boya yapılmıştır veya yapmıştır e gitsin sokakta kalsın o arkadaşlar. Bu kadar domuzdan korkan ama haramı domuz gibi yiyen bir insan topluluğu da olması ne kadar ironik.
Çok önceden, sahibi çok dindar bilinen market zincirinden alışveriş yaptığı ve başka marketten asla alışveriş yapmadığı yerden, tesadüfen arkadaşla birlikte, ithal pasta almak istedim kasaya giderken arkadaşım uyardı. Alma sen yemezsin domuz yağı var içinde dedi,Türkçe etikette yazmıyordu. Bu market, tarikatcıların sahibi olan market. Arkadaş Almanca bildiği için fark etti.
yani insanların çoğuna göre düzenlenen bir yönetmeliğe göre ceza verilmesi kadar doğal bir şey olamaz herhalde.
domuz derisi ayakkabının haram olduğunu düşünmesem de inanc gereği bunu bir yönetmelikle bazı sorumluluklar getirilebilir. ve bu gayet doğaldır.
Açıkça yazsa ona da birşey denemez belki, yazsın domuz, alkol vs. Yazan şu:
Reklamı yapılan bir malın içeriğinde, toplumun genel dini hassasiyetlerine aykırı bir bileşenin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılması halinde, bu husus reklamlarda açıkça belirtilir.
Toplıumun genel dini hassasiyeti nerede yazıyor? Bunu mu takip edeceğiz? Zaman içerisinde değişebilir. Bu yönetmelik de belirsiz yazılmış. Mesela, üretim sırasında alkol kullanılıyordur pek çok üründe, işçiler ellerini dezenfekte ediyordur belki, buyurun cezaya!
@oniki ben müslüman olup da kolanya kullanmayan biri görmedim. diyelim böyle biri var ancak bu genel bir anlayış olmadığı için kabul edilmez. bizim toplumda belirgin bir domuz hassasiyeti var. alkol içen domuz eti yemiyor mesela. gıdalar dışında zaten hassasiyet gösterdiğimiz aklıma gelen tek konu domuz. o yüzden bu yönetmeliğin kapsamı oldukça dar.
Ben bir sorun göremedim, bunu açıkça belirtmesi gerekiyorsa belirtecek. Yalnızca domuz değil, içerisinde herkesin kullanamayacağı / kullanmak istemeyeceği ne varsa belirtmek zorunda. Ülkede domuz derisi ayakkabı giymek istemeyecek yeterli kalabalık varsa (ki kabul etmek gerek var, bana saçma gelmesinin de önemi yok bazı insanlara uymuyor demek ki) domuz da bu belirtmesi gerekenler arasına elbette girecek. Yani bir kural konmuş, uymayana ceza vermezsen kimse uymaz ki bir süre sonra. (Domuz dışında bir şey olsa bu kadar hassas davranır mıydı kurumlar vs. bunlara girmiyorum, başka konular bunlar) Domuz kullandığı için ceza alır vs. onlar zaten şeriat geldi demekle eş değer, ona tabii ki tepki vermek lâzım gelir.
'bu husus reklamlarda açıkça belirtilir.' yazmışlar yönetmeliğe ama kendileri bu 'bileşenler' neymiş açıkça yazmamışlar.