Ahmet Apa ve Aidin Salih'in Gerçek Yüzü

Merhaba arkadaşlar. Bu yazımda Ahmet Apa adlı kişinin ve Aidin Salih'in gerçek tıp kitabı hakkında konuşacağım. Kitabi okumuş biri olarak yazıyorum. Biliyorum bu ortam çok da müsait değil ama başka yazacak pek bir ortamım yok.

İlk olarak Aidin Salih'in gerçek tıp kitabını hem dini hem de tıbbi olarak inceleyeceğim. Kitabın ismi oldukça iddialı. "GERÇEK TIP".

İlk olarak tıbbi bir incelemeye kitabın tarzı ile başlayacağım. Az miktarda tıbbi bilginin bol bol kaynaksız hadislerle ve bazı bilinen ayetleri çarpıtılarak yoğrulmasıyla oluşan bir kitapla karşı karşıyayız.

Tıbbi olarak garip gelen bilgilere bakacak olursak "anaflaktik şok" gibi oldukça ciddi meseleler hakkında bazı yorumlar yapılmış. Bu şok arı sokması gibi etkenlerle başlayabiliyor ve epilepsi gibi sarsıntılı bir nöbet. Hacamat yapılarak tedavi edileceğini yazmış. Oldukça yanlış bir bilgi bu. Bu şok kimyasal bir olay. Kimyasal bir olaya bir hastalığa basit bir fiziksel müdahale ile nasıl başarılı bir tedavi uygulayacağı ise meçhul. Karaciğer temizliği için 3 günlük bir açlık orucu öneriyor. Tabi vücuda hiçbir şey alınmamak kaydıyla. Sıvı ve lif tüketimi olmadan boşaltım ve sindirim olamayacağına göre karaciğeri nasıl temizleneceği merak konusu. Bu konuda birkaç hocamın ,OMÜ mensubu değerli öğretim üyelerinin ve bazı üniversite doçentlerinin görüşlerini de aldım. Hepsi de böyle bir temizlik olamayacağı konusunda ittifaka vardı. Şimdi de içinde kimyasal olmayan ağrı kesici yaptığını iddia ediyor. Bunu da hocalara danıştım ve şöyle bir sonuca vardım. Kimyevi olarak üretilmeyen bazı ağrı kesici otlar varmış. Tabii ki bu otlar da esrar vb. gibi narkotik otlar. Çok düşük miktarlarda kullanabilirseler bilinci dikkat çekecek seviyede etkilemeden ağrı kesebiliyorlar. Ama hocalara sorunca direkt onlar sektörde yapılan  başka bir sahtekarlıktan da  bahsettiler. Ticari ismi Lycra gibi  bazı ağır ağrı kesiciler çözülerek çok düşük dozajlarda piyasaya sürülebiliyormuş. Tabi bunları yapıyorlar demiyorum. Sadece bu bitkisel tıp sektörü açısından bir fikir vermesi açısından söylüyorum. Neyse. Çok uzadı.

Dini olarak verilen yanlış bilgiler ise tıbbi olarak yapılan hataları mumla arayacak cinsten. Öyle bir akıl tutulması var ki veda hutbesinde de geçen "Bir müslümanın diğer bir müslümana kanı, mali ve namusu haramdır." Hadisinden kan nakli haramdır diyecek kadar bir çarpıtma söz konusu. Hiç duyulmamış bazı hadisler kitapta geçiyor. Ve kaynakçaları yok.

Ahmet Apa'ya gelelim. Bu arkadaş da bu kitabın ışığında insanlara diyet yaptıran bir kişi. Tabi sohbetlerinden dinlediğim kadarı ile bunu din sosu ile cilalayarak yapıyor. Şimdi de bir site açmış ve bu sitede iksir satıyor. İksirin içeriğini sorduğumda ise hiçbir cevap alamadım. Defalarca başka telefonlardan başka kişiler tarafından kendisini aramama rağmen hiçbir şekilde bir bilgi vermedi. İçinde ne olduğu belli olmayan bir iksir satıyorlar ve bu iksir binlerce kişi tarafından alınıyor. Ve bu iksir 270 lira gibi bir fiyata satılıyor.

Bu tezgaha sıradan yurdum insanlarıyla beraber entelektüel kişiler de düşüyor. Bu insanlar bilgilerine rağmen nasıl bu yalana inanıyor ve sorgulamıyor sorusunun cevabını da şöyle buldum. Bu kitabı alanlar arasında bir anket yaptım Facebook üzerinden. Ankete 370 kusur kişi katılmıştı şu anda bulamadım. Ankette kitabı okudunuz mu sorusuna %72 oranında okumadım, %16 oranında okudum, %12 oranında ise kısmi olarak okudum cevapları geldi. Yani kitabı eve alıp kaldırıp okumuyorlar. Kitabı okuyanlar bu tezgaha düşmez zaten. Ben bu kitabı kötülediğim zaman ise onlarca kişi birden mesaj yağmuruna tutuyor ve grupta inceliyorlar. Bu din düşmanıdır diyerek iftira atıyorlar. Allah içimi biliyor. Ben bilime zıt her türlü olguya karşıyım. Meseleyi çok uzadığını biliyorum. Ama konuyu ve anlatmak istediklerimi anlatabildiğimi düşünüyorum.

Okuduğunuz için şükranlarımı sunuyorum.

BeğenFavori PaylaşYorum yap
Tüm blog yazılarını gör